Onu dört hafta önce görmüştüm ve iyiydi. Tıpkı benim gibi. | Open Subtitles | رأيته قبل أربع أسابيع، وكان بحال جيّدة، مثلي. |
Beni vuran adam onu daha önce görmüştüm. | Open Subtitles | رأيته قبل ذلك، الرجل الذي ضربني. |
Daha önce görmüştüm, ama adamı zar zor tanıyorum. | Open Subtitles | رأيته قبل ذلك لكنّي بالكاد أعرفه |
Seni daha önce görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيتك سابقاً. |
Seni daha önce görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيتك سابقاً |
LP: Benim açımdan bu en heyecanlı şeylerden birisi. Uzun zaman önce görmüştüm | TED | ل.ب: حسنا، أعتقد بالنسبة لي، أن هذا من الأشياء الأكثر حماسة ضمن ما رأيته منذ زمن. |
Evet, birkaç dakika önce görmüştüm. Sen diğer odalara da bir bak. | Open Subtitles | نعم، رأيته منذ دقائق سابقة ربما ذهب لتفقّد الغرف الأخرى |
Buralarda bir yerde. Sanırım onu birkaç dakika önce görmüştüm. | Open Subtitles | أظنّ أنّني رأيته قبل قليل |
Ben bu adamı daha önce görmüştüm | Open Subtitles | أعتقد بأنني رأيته قبل ذلك |
Bunu daha önce görmüştüm. | Open Subtitles | . أنا رأيته قبل ذلك |
Evet, birkaç yıl önce görmüştüm. | Open Subtitles | نعم، لقد رأيته قبل سنوات |
2 hafta kadar önce görmüştüm. | Open Subtitles | رأيته منذ حوالي الاسبوعين |
En son 8-9 yıl önce görmüştüm. | Open Subtitles | -أخر مرة رأيته منذ 9 سنوات |