Bunu, bu binada daha önce yaşamış bir adamdan aldım. | Open Subtitles | أشتريتها من رجل كان يعيش هنا , فى هذة الشقة |
Şu anda bizden önce yaşamış olan herkesin ciğerlerinden geçmiş olan 100 milyon molekülü solumuş bulunuyoruz. | Open Subtitles | إستنشقنا جميعاً حوالي 100 مليون جزيئة والتي مرت يوماً عبر رئة أحد ما كان يعيش قبلنا |
Bu yazar yaklaşık 400 sene önce yaşamış. | Open Subtitles | هذا الكاتب كان يعيش قبل 400 سنة |
İlk insanlar 10.000 yıl önce yaşamış. | Open Subtitles | البدائيين عاشوا قبل أكثر من 10 آلاف عام. |
Binlerce yıl önce yaşamış bu adamları düşününce sanki bugünün erkeklerinden bir farkları yokmuş gibi. | Open Subtitles | عندما تفكر بأن هؤلاء الرجال عاشوا قبل آلاف السنين... و تشعر أنهم يشبهون رجال اليوم. |
Milyar yıl önce yaşamış varlıklar tarafından yapılmış. | Open Subtitles | صُنعت بواسطة كائنات عاشت قبل حوالي مليار سنة |
Kutup allosauru torun durumunda, ondan 50 milyon yıl önce yaşamış Jurasik etoburların torunu. | Open Subtitles | يعتبر –الألوصور - القطبي سليل صغير الحجم للديناصورات الجوراسية المفترسة التي عاشت قبل 50 مليون عام |
200 yıl önce yaşamış. | Open Subtitles | كان يعيش قبل 200 سنة. |
200 yıl önce yaşamış. | Open Subtitles | كان يعيش قبل 200 سنة. |
Ama inandırıcı olan, biyolojik ve bilimsel olan, hepimizin Afrika'dan geldiği; aslında, 160,000 yıl önce yaşamış Mitokondriyal Havva diye adlandırılan bir kadından. | TED | ما كان موثوق به، ما تقوله الحقيقة البيولوجية والعلمية أننا كلنا جئنا من أفريقيا -- للأمانة، من نسل امرأة تدعى حواء الميتوكندرية (المتفردة) والتي عاشت قبل مئة وستين ألف سنة مضت. |