Mason CTU'yu yönetmeni önermiş olabilir, ama kalman için takdirim gerekiyor. | Open Subtitles | جورج ماسون قد أوصى بأن تدير الوحدة ولكنك تحتاج إلى موافقتي |
Aslında, doktorlarından oluşan ekip aylar sürecek bir tedavi önermiş. | Open Subtitles | في الحقيقة، أوصى فريقٌ من الأطبّاء بأشهرٍ من النقاهة ... |
Sanıyorum Gregson hizmetlerimi önermiş. | Open Subtitles | على ما يبدو ان كريكسون أوصى بخدماتي و هم لن يخبروني أي شيء آخر |
Dr. Foster Lex için radikal elektroşok terapisini önermiş. | Open Subtitles | الدكتورة (فوستر) قامت بتوصية العلاج بالصدمة الكهربائية لـ(ليكس) |
Jesper, Kent'i iki kez özel kuvvetlere önermiş. | Open Subtitles | عندما كان (اندرسون) في القوات الخاصة قام بتوصية (كينت) مرتين |
Ve bunu biliyor olmanın nedeni de terapisti senin önermiş olman. | Open Subtitles | وسبب معرفتك لذلك لأنك قمت بتزكية الطبيب النفسي |
Ve bunu biliyor olmanın nedeni de terapisti senin önermiş olman. | Open Subtitles | وسبب معرفتك لذلك لأنك قمت بتزكية الطبيب النفسي |
Orada kalmasına izin vermeleri için bir milyon dolarlık bir rüşvet önermiş. | Open Subtitles | و عرض عليهم رشوة بمليون دولار اذا سمحوا له أن يعيش هناك |
Olta yemini aldığınız adam bu nehri önermiş. | Open Subtitles | الرجل الذي إشتريتَ منه طُعماً أوصىَ لنا بهذا النهرِ |
Brad Pitt filmini devretmek zorundaymış ve onlara beni önermiş. | Open Subtitles | أوه، كان عليها أن تمر على فيلم براد بيت، حتى انها أوصى لي. |
Meeks'in akıl hastanesine yatmasını önermiş. | Open Subtitles | و أوصى ميكس بالذهاب إلى مستشفى نفسي |
FBI'ın dediğine göre Mickey, anlaşmanın bir parçası olarak Sully'i sınır dışı etmeyi önermiş. | Open Subtitles | الاف بي آي ذكرت أن "ميكي" عرض عليهم إخراج سولي من البلاد كجزء من كمينهم إسمعيني انا أؤكد لكي |
Prozac reçetesi almak için Dr. Ott'a gitmiş ama doktor ona histeri teşhisi koyup, kimyasal bağımlılığa karşı, alternatif bir tedavi önermiş. | Open Subtitles | قالتْ بأنّها ذَهبتْ إلى الدّكتورِ Ott للحُصُول على a وصفة لProzac. الطبيب الجيد، يُشخّصُ هستيرياً، أوصىَ بديلاً إلى التبعيةِ الكيميائيةِ. |