"önleyici" - Translation from Turkish to Arabic

    • مضاد
        
    • مضادات
        
    • الوقائي
        
    • المضادة
        
    • الحاصرات
        
    • الوقائية
        
    • المضاد
        
    • مضادة
        
    • مزيل
        
    • استباقي
        
    • إستباقية
        
    • وقائي
        
    • وقاية
        
    • قامعٌ
        
    Her şey. Tabut, mezar taşı, koku önleyici sprey. Open Subtitles كل ما لديك ، النعش ، شاهد الضريح ورذاذ مضاد للإنتان
    Şansımıza, silah standart darbe önleyici kovandaymış. Open Subtitles لحسن الحظ, السلاح كان موضوع في نموذج مضاد للصدمات
    Bu önleyici psikofarmasötikler, antidepresan değiller. TED وهذه الأدوية النفسية الوقائية ليست مضادات اكتئاب.
    Doktor bundan yazdı. Biraz önleyici ilaç. Open Subtitles تماماً كما وصف الطبيب القليل من الدواء الوقائي
    Bay Gürültü, Bay Benzin Tüketimi, Bay Çatışmayı önleyici Özellikler'iniz var. TED لديك الأستاذ. الضجيج، الأستاذ. استهلاك الوقود، الأستاذ. الخواص المضادة للاصطدام.
    Yarım akıllı bir duyusal bile halka açık bir toplantıya önleyici almadan gitmez gerçi, ama yine de geldik. Open Subtitles على الرغم من انه لا يوجد مستشعر بنصف دماغ سيذهب لإلقاء كلمة في مناسبة عامة بدون أن يتناول الحاصرات أولاً
    Doktorlarımız birçok hastalığı tedavi edebiliyorlar ama önleyici tıp da oldukça önemlidir. Open Subtitles أطباؤنا قادرون على علاج بعض الأمراض البشرية لكن الأدوية الوقائية مهمة أيضاً
    Belki de virüs önleyici serumu, yeterince simulasyon yürütemediğinden çalışmamıştır. Open Subtitles ربما مصلها المضاد للفايروسات قد فشل لأنها لم تجري محاكيات كافيه
    Öte yandan kanser önleyici ortamlarınız da var. TED و يمكن أن تكون بيئة مضادة للسرطان أيضا.
    Ryan Alzheimer'dan korktuğu için ter önleyici deodorant kullanmıyordu. Open Subtitles راين لم يضع مزيل العرق ومضاد العرق معا .لانه كان خائفا من مرض الزهايمر
    Kim öldürdüyse mantar önleyici kullanıyormuş. Open Subtitles ايا كان من قتلها فقد كان يرتدي شيئا مضاد للفطريات
    Aynı zamanda mantar önleyici krem kullanıyordun. Open Subtitles وايضا كنت تضعين مضاد للفطريات من أجل ظفر اصبعك
    Mantar önleyici antibiyotik vereceğiz. Open Subtitles قلبكِ لا يزال ضعيفاً بسبب العدوى سنعطيكِ مضاد للفطريات وريديّاً
    Ayrıca çok miktarda hirudin içerir. Doğal bir pıhtılaşmayı önleyici. Open Subtitles وأيضاً تحتوي على " هيرودين " , مضادات تخثر طبيعية
    Ama dokuları bir tür donmayı önleyici madde ile korunur. Open Subtitles لكن أنسجتهم مـحميه بنوع من مضادات التجمد
    Ama önleyici harekat olduğu takdirde hesap bilmeyen Rus yağmacıları Orta Avrupa ovalarını süpürecekler. Open Subtitles و لكن في أحداث الاضراب الوقائي عدد هائل من الروس سيعبرون تلال أوروبا الوسطى
    CIA'ye mal satanların ta kendisinden dinlenmeyi önleyici cihazlar aldım. Open Subtitles حصلت على أفضل المعدات المضادة للتنصت من نفس الأماكن التي تبيع معدات ل سي آي أية
    Yarım akıllı bir duyusal bile halka açık bir toplantıya önleyici almadan gitmez gerçi, ama yine de geldik. Open Subtitles على الرغم من انه لا يوجد مستشعر بنصف دماغ سيذهب لإلقاء كلمة في مناسبة عامة بدون أن يتناول الحاصرات أولاً
    Herhangi bir uçağa yüklenebilen bir önleyici bakım sistemi geliştirdik. TED قمنا بتطوير نظام الصيانة الوقائية والتي يمكن تركيبها على أي طائرة.
    Mikrop önleyici merhem olabilir mesela. Open Subtitles ولربما بعضًا من مراهم المضاد الحيويّ؟
    Yanmayı önleyici kıyafetlere ihtiyacı var. Open Subtitles هو يحتاج لملابس بيضاء ضيقة مضادة للاحتراق
    Alüminyum olan yerde ter önleyici ilaç kullanırsan, Open Subtitles الزهايمر لو انك استخدمت مزيل للعرق
    önleyici bir harekat olabileceğini söylüyorlar tatlım. Open Subtitles يقولون بأنه قد يكون هناك اضراب استباقي يا عزيزتي !
    Bana daha çok önleyici tedbir almamı söylemiştin. Open Subtitles مالأمر؟ أنت أخبرتيني أن أكون أكثر إستباقية
    Bu tedaviye güvenim o kadar tam ki önleyici tedbir olarak kendi çocuğumun da dişlerini çektim. Open Subtitles أنا أؤمن بهذا العلاج بشدة لدرجة أنى ازلتُ اسنان أطفالي كإجراء وقائي
    Yeni kuyular için Kaçak önleyici Ekipmanları onlar sağlamak istiyor. Open Subtitles لتوفير معدات وقاية من أجل الآبار الجديدة
    Gen önleyici. Open Subtitles قامعٌ جيني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more