Önsuç'un ve kadrosunun bu teftişi, başsavcının direk gözetimi ve izni ile yürütülüyor. | Open Subtitles | هذا التحقيق عن قسم ما قبل وقوع الجريمة سيتم تحت الإشراف المباشر و الرخصة من المدعي العام |
Önsuç cinayetin oluşunu durdurur katili haleler, onu götürür. | Open Subtitles | و قسم ما قبل وقوع الجريمة يمنع حدوث الجريمة و يقبض على القاتل ويودعه السجن, عندها شخص آخر |
Columbia Bölgesi Önsuç Departmanı'nın kanunu gereği Leo Crow ve Danny Witwer'ın cinayetleri için tutuklusun. | Open Subtitles | بإنتداب من مقاطعة كولومبيا قسم ما قبل وقوع الجريمة أقبض عليك بتهمه قتل ليو كرو و داني ويتوير |
Önsuç sonlandırıldı ve Ön Kâhinler dünyadan saklanmak için gizli bir yere gönderildi. | Open Subtitles | ألغي برنامج "ما قبل الجريمة", و تم ارسال "المتنبئين" إلى مكان سري, لإخفائهم عن العالم. |
Gelişim çağında yaşıyoruz ama Önsuç sona erdiğinden beri geriye doğru gidiyoruz. | Open Subtitles | نعيش في عصر التطور, لكن منذ انتهاء "ما قبل الجريمة", رجعنا خطوات إلى الوراء. |
Önsuç'un Q-tayfasıdan holoküreye kaydedildi. | Open Subtitles | و قام عملاء قسم ما قبل وقوع الجريمة "بتسجيلها" |
Önsuç Departmanı | Open Subtitles | قسم ما قبل وقوع الجريمة |
Maalesef Önsuç bizden çok önceydi, kızım. | Open Subtitles | للأسف، كان برنامج "ما قبل الجريمة" قبل عصرنا يا فتاة. |
Önsuç programı Ön kahinlerin kendi güvenliği için kaldırıldı. | Open Subtitles | لقد ألغي برنامج "ما قبل الجريمة", من أجل حمايتهم. |
Markus Sendromu konusunda uzmanlarmış Önsuç dönemi mahkûmları arasında yaygın olan bir beyin hastalığı. | Open Subtitles | إنهم متخصصون بمرض "ماركس", اضطراب في الدماغ مشترك بين سجناء "ما قبل الجريمة" السابقين. |
Önsuç gelecekte bir DEA ajanını öldüreceğini meydana çıkarana dek. | Open Subtitles | حتى قامت "ما قبل الجريمة" بالقبض عليه لأجل جريمة مستقبلية, في حق عميل فيدرالي. |
Önsuç sonlandırıldıktan sonra kayıtlarımız silindi, biz de uzaklara gönderildik. | Open Subtitles | لقد مُسحت سجلاتنا. بعد انتهاء "ما قبل الجريمة" ثم أرسلونا بعيداً. |