"ötesine" - Translation from Turkish to Arabic

    • تجاوز
        
    • تجاوزت
        
    • تتجاوز
        
    • ما وراء
        
    • ما بعد
        
    • يتجاوز
        
    • لما وراء
        
    • مابعد
        
    • لأبعد
        
    • إلى أبعد
        
    • فيما وراء
        
    • أبعد من
        
    • إلى ما
        
    • ما هو أبعد
        
    • وما بعدها
        
    Çoktan insan direncinin sınırlarının ötesine geçtik bile. TED فقد تمكننا بالفعل من تجاوز الحدود الطبيعية لقدرة الإنسان على التحمل.
    Gururun ötesine geçtim ama madem aşk yüzüme gülmüyor ben de kendimi aşkın asık suratıyla cezalandırdım. Open Subtitles لقد تجاوزت مسألة الافتخار لكن منذ أن لم يعد بإمكاني أن أحظى بابتسامة الحب فإنني قد أصبحت متجهمة
    Ama verinin ötesine geçebiliyor gibi, ve rakamlarında ötesine geçebiliyor. TED ولكن بإمكانها أن تتجاوز البيانات، وبإمكانها أن تتجاوز الأرقام.
    Gerçek içeriği anlamak için kutuların ötesine, iş tanımlarının, kutunun yüzeyinin ötesine gitmemiz lazım. TED نحن بحاجة إلى تخطي الجداول، و توصيف الوظائف، إلى ما وراء ظاهر الوعاء، لنفهم المحتوى الحقيقي.
    Fakat çok geçmeden gidecekler, ve savaşlarının ötesine bakıp sonra ne kuracağımıza bakmalıyız. Open Subtitles لكنهم سيزولون قريبًا، وعلينا التطلّع إلى ما بعد حروبهم إلى ما سنبنيه لاحقا.
    Makine öğrenme yüz tanımada kullanılır ama bilgisayar görüş alanının ötesine de uzanıyor. TED التعلم الآلي يستخدم في التعرف على الوجه، لكنه أيضا يتجاوز حدود رؤية الحاسوب.
    Tekrar doğun, taşısın ışığın kanatları sizi görünen göklerin ötesine, ölmüşlerimizle gitmeniz için. Open Subtitles تنبعث مجددًا محمولًا على أجنحة الضياء، لتنضمَّ إلى عشيرتنا الراحلة لما وراء السماء.
    Ganj'ın sonsuz yaşama doğru aktığına ve onları tekrar dirilişin ötesine götürdüğüne inanırlar. Open Subtitles يتدفق نهر الغانج باتجاه الحياة الأبدية مايعطيه القوة في أخذهم إلى مابعد البعث
    Ürünlerin ve servislerin ötesine geçme zamanının geldiği, ve aynı yaklaşım ile, bir servisi özelleştirirsek nasıl olur? TED الوقت قد حان للذهاب لأبعد من البضائع والخدمات، والإستخدام، بنفس التوجه، ماذا يحدث عند تخصيص الخدمات؟
    Artık, güvenlik önlemleri gizli kameraların ötesine geçti. TED الآن, التصويربأمان تجاوز مجرد استخدام الكاميرات الخفية.
    Neyse ki, makine öğrenmesiyle yeteneklerimizin ötesine gidebiliriz bildiklerimizi betimlemek için. TED لذلك مع حسن الحظ، مع تعلم الآلة، يمكننا تجاوز قدراتنا لوصف الاشياء التي نعرفها.
    Almanyanın problemi moral bozukluğunun ötesine geçti. Open Subtitles تجاوزت مشاكل ألمانيا الروح المعنوية السيّئة
    Bildiğimiz dört boyutun ötesine evrimleşen bir medeniyet. Open Subtitles بل الحضارة المتطورة التي تجاوزت الأبعاد الأربعة التي نعرفها.
    Dünyanın sınırının ötesine babamı bulmaya gideceğim. Open Subtitles أنا سوف تتجاوز حافة العالم. للعثور على والدي الآخرين.
    Bu yüzden ben asla tek geceden ötesine gitmem. Open Subtitles هذا هو السبب في أنني لم تتجاوز موقف ليلة واحدة
    Artık tanrıya ulaşmak için cismani dünyanın ötesine bakmasına gerek kalmadığını fark etti. TED أدرك أنه لم يعد بحاجة للنظر إلى ما وراء هذا العالم المادي لكي يجد القوة الإلهية.
    Bir fotoğrafçı olarak, yaşayan diğer bütün canlılarla ortak noktalarımızın kıymetini bilmek adına genetik yapımızdaki farklılıkların ötesine ulaşmaya çalışıyorum. TED وكمصور، أحاول أن ألج إلى ما وراء الاختلافات في تركيبنا المورثي لتقدير كل ما نملكه من أشياء مشتركة مع كل كائن حي آخر.
    Şimdi bu kanıt anatominin çok ötesine gidiyor; TED الآن, هذا الدليل يذهب إلى طريق ما بعد علم التشريح
    İmparatorluk sınırları şimdi Çin Seddi'nin ötesine uzanınca set amacını kaybetmişti. TED مع إمتداد حدود الامبراطورية إلى ما بعد السور العظيم، فقدت التحصينات الهدف منها.
    İnsanlara bunun ne zaman olacağını söyleyemezsek bu sorumsuzluğun ötesine geçer. Open Subtitles إن لم نستطع إخبار العالم متى سيحدث فهذا يتجاوز عدم المسؤولية
    Şu anda onları zapt etmiş durumdayız, ama eğer dışarı çıkarlarsa ve bu Sığınağın ötesine yayılırsa, ...tüylü bir çekirge sürüsü salgınının başlangıç noktası oluruz Open Subtitles نحن نحتويهم الآن , ولكن إذا خرجوا وأمتد هذا لما وراء المَلاَذ فقد نعانى من إنتشار وباء رهيب
    Sanırım durum, tahminimizin de ötesine varıyor. Open Subtitles اعتقد بأن هذا يذهب إلى مابعد أي شئ نستطيع تخيله
    Seyahatlerimde, büyük düz kayanın ötesine kadar gittim. Open Subtitles في رحلاتي وصلت لأبعد من تلك الصخرة المسطحة العظيمة
    O %100 yenilenebilir ekonomi için acil çağrıda bulunduk, ama bunun da ötesine gittik. TED نحن ننادي بهذا الاقتصاد المتجدد سريعًا، ولكننا ذهبنا إلى أبعد من ذلك.
    Ekranının ötesine geçerek insanların kalpleri ve hayal güçleri ile daha derinden bağ kurmaya çalışıyorduk. TED كنا نبحث فيما وراء الشاشة، في محاولة للتواصل تواصلاً أعمق بقلوب الناس وخيالهم.
    Fakat bu evrimleşmiş "bilgisayar varlığı" kısa zamanda yürümenin çok daha ötesine gitti. Open Subtitles لكن سريعاً ما تطورت هذه المحاكاة البسيطة الى ما أبعد من عملية المشـى
    Fakat gelecek yüzyılın da ötesine gitmek istiyorsak, geleceğimiz uzayda. O yüzden ben TED ولكن إذا أردنا أن نستمر الي ما هو أبعد من المئة سنة القادمة فإن مستقبلنا في الفضاء. ولهذا السبب أنا من مؤيدي
    Kökenimizin dayandığı gezegenden ayrılarak Güneş Sistemi'nin dışına ve daha da ötesine gideceğimiz yolculuğu hazırlanıyoruz. TED إننا نصبح مستعدين أكثر لبداية مشوارنا في مغادرة كوكبنا الأصلي إلى المجموعة الشمسية الأوسع وما بعدها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more