"özel hayatında" - Translation from Turkish to Arabic

    • حياتك الشخصية
        
    • حياته الخاصة
        
    • حياته الشخصية
        
    • حياتها المهنيه
        
    • وآخر فى
        
    Ama bu mektupların bir amacı var yıl boyunca özel hayatında yaptığın önemli şeyleri arkadaşlarına ve ailene anlatmanın bir yolu. TED ولكن تخدمُ هذه الرسالة هدفًا وهو أنها تخبرُ أسرتك وأصدقاءك عما قمت به من أعمال تهمك في حياتك الشخصية على مدى العام.
    O halde babam sana da özel hayatında biraz fazla laubali olduğunu söyleyebilir. Open Subtitles إنك أيضاً كنت لا مبالية في حياتك الشخصية.
    Eğer terapist, kendine aşık olan hastasının durumuyla başa çıkamaz ise, kendi özel hayatında bozulmalar başgösterir. Open Subtitles لو كان المعالج لا يستطيع التعامل مع الوضع حينما يغرم فيه المريض بأن ذلك يشير إلى أن حياته الخاصة تتداعى
    Dinleyin Ajan Hotchner Charlie'nin özel hayatında birtakım sorunları olabilir. Open Subtitles إسمع,أيها العميل هوتشنر كان لدى تشارلي بعض المشاكل في حياته الخاصة
    - Evet. özel hayatında eski moda masa oyunlarına düşkün. Open Subtitles الذي يبدو أنه يفضل ألعاب الطاولة القديمة في حياته الشخصية.
    Senin gibi erkekleri pohpohlamayan bir kadın, ne kadar çok çalışırsa çalışsın kariyerinde de özel hayatında da çuvallar. Open Subtitles امرأة مثلك لا تستطيع جذب الرجال مهما عملت بجد في عملها فسيكون مجرد فشل لها سواء في حياتها المهنيه او حياتها مع الرجال
    Halk içinde farklı özel hayatında farklı davrandığını düşünüyor musunuz? Open Subtitles هل تعتقد أنه كانَ يرتدى قناعاً للعامة وآخر فى الخفاء ؟
    O halde babam sana da özel hayatında biraz fazla laubali olduğunu söyleyebilir. Open Subtitles حسنا , لكان والدي يقول بأنك متهورة في حياتك الشخصية , أيضا
    özel hayatında ya da iş hayatında hayatımın geri kalanını işlemediğim bir suç yüzünden hapiste geçirecek olmamdan daha önemli bir şey varsa bunu seni tutmaya karar verirken söylemiş olmanı tercih ederdim. Open Subtitles إذا هناك شيء آخر يحدث في حياتك الشخصية أو المهنية الذي هو أكثر أهمية
    özel hayatında kötü bir şey mi yaşadın? Open Subtitles أحصل لك شيء في حياتك الشخصية ؟
    Bak, özel hayatında bir daha asla karışmayacağım. Open Subtitles انا لن اتدخل في حياتك الشخصية مرة اخرى
    özel hayatında ne yaptığın beni ilgilendirmez, tamam mı? Open Subtitles لست مسؤولة عن حياتك الشخصية يا (كيث)...
    İşte ve özel hayatında yalnız biri. Open Subtitles لقد كان وحيدًا في العمل وفي حياته الخاصة
    Biliyor musun, söylentiye göre Lenin özel hayatında Rusya'yı eleştiriyordu. Open Subtitles تعلمون كان يشاع أن لينين كان ينتقد روسيا في حياته الخاصة.
    özel hayatında olan biten, onun kendi işi. Open Subtitles ما يحدث في حياته الخاصة من شأنه هو
    Chili'nin özel hayatında yaptıkları beni ilgilendirmez. Open Subtitles ما فعله (تشيلي) في حياته الخاصة لم يكن من شأني.
    özel hayatında da her şey yolunda gibi. Open Subtitles ويبدوا أنه فعل كل شيء في حياته الشخصية أيضاً
    - özel hayatında sorumsuzdur. Alkoliktir. Open Subtitles لقد كان طائشا في حياته الشخصية سكير
    - Hacker işinde oldukça iyi ama özel hayatında o kadar da açık değil. Open Subtitles -هاكر) معقد جداً في وظيفته) لكنه أكثر شفافية بكثير في حياته الشخصية
    Senin gibi erkekleri pohpohlamayan bir kadın, ne kadar çok çalışırsa çalışsın kariyerinde de özel hayatında da çuvallar. Open Subtitles امرأة مثلك لا تستطيع جذب الرجال مهما عملت بجد في عملها فسيكون مجرد فشل لها سواء في حياتها المهنيه او حياتها مع الرجال
    Sence halk arasında başka, özel hayatında başka mı davranıyordu? Open Subtitles هل تعتقد أنه كانَ يرتدى قناعاً للعامة وآخر فى الخفاء ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more