| Altı ayda üç defa stres nedeniyle hastaneye kabul edilmişsiniz. | Open Subtitles | ثلاثة مرات تنويم في ستة أشهر في حالات تتعلق بالإجهاد؟ |
| Sana Calahorra hakkında üç defa yazdım, ve bana hiç cevap vermedin. | Open Subtitles | لقد كتبت لك عن امور مدينة كالاهورا ثلاثة مرات و لم اتلق اجابة |
| Yani demek istediğim hiçbir oyunu üç defa oynama. | Open Subtitles | أقصد لا تلعب نفس اللعبة ثلاثة مرات متتالية |
| - Hayır, sen ve ben arkadaşız. Ve bana haftada üç defa kahve ısmarlamıyorsun. | Open Subtitles | لا، أنا وأنتَ صديقين وأنتَ لا تحتسي القهوة معي ثلاث مرّات بالأسبوع |
| Daha 16 yaşına gelmeden en az üç defa rehabilitasyon yüzü görmüş tiplerle arkadaşlık yapmandan bıktım. | Open Subtitles | لقد سئمتُ تسكّعكِ مع أشخاص قد دخلوا وخرجوا من مركز التأهيل ثلاث مرّات قبل بلوغهم الـ 16. |
| üç defa. Aradığınız adam odur. | Open Subtitles | لقد فعلها لثلاث مرات من قبل أنه هو من يجب أن تبحثوا عنه |
| Eğer isteseydim Cats'i günde üç defa görürdüm. | Open Subtitles | كان يمكننى الذَهابَ لرؤية القططَ ثلاث مراتِ في اليوم. |
| - Bir şey buldum galiba. Plakanın teki bugün üç defa karşınıza çıkmış. | Open Subtitles | لوحة سيّارةٍ ظهرتْ ثلاث مرّاتٍ اليوم. |
| -Eğer orada gerçekten 140 tane ingiliz varsa... -...üç defa. | Open Subtitles | ان كان هناك 140 "بريطاني" مختبئون هناك سنقوم ثلاثة رحلات |
| Finallere iki ya da üç defa yeniden gireceğim. Kütüphaneye taşınıyorum. | Open Subtitles | سأكرر كلامى عن النهائيات مرتين أو ثلاث مرات سأذهب إلى المكتبة |
| Her gün aşı oluyordum, günde üç defa. | Open Subtitles | كنت أحقن بالأمصال طوال اليوم وكل يوم، ثلاثة مرات فى اليوم الواحد |
| Güverteyi günde üç defa fırçalardım, ama yinede balık kokusu gitmezdi. | Open Subtitles | كنت انظف سطح السفينة ثلاثة مرات فى اليوم . ويبقى كالسمك النتن |
| Bahse girerim arabaya gidene kadar üç defa yüzme havuzundan bahsedecek. | Open Subtitles | اراهن انها سوف تتكلم عن حمام السباحة ثلاثة مرات على الاقل قبل ان نركب السيارة |
| Brooke, bence doktordan randevu almalısın. Bu sene üç defa gittim. | Open Subtitles | لقد كنت هناك ثلاثة مرات هذا العام اننى أشعر بالاحراج |
| Bu adamla randevunu üç defa erteledin. | Open Subtitles | لقد تم تغيير الموعد مع هذا الشاب ثلاثة مرات |
| ARbamın nerede olduğunu bilmiyorum, üç defa istifra ettim, ...ve hâlâ senden daha iyi bir gece geçiriyorum. | Open Subtitles | ولا أملك أدنى فكرة عن مكان سيارتي, وتقيئت في فمي ثلاثة مرات, وما زلت أحظى بليلة أفضل من ليلتك. |
| Ayrıca saatte üç defa tuvalete gitmene de bir şey demiyorum çünkü ihtiyacın var, biliyorum. | Open Subtitles | ولم أقولُ أيّ شيء عندما تذهب إلى الحمام ثلاث مرّات في الساعة لأنّني أعلم بأنّكَ تحتاجُ لذلك |
| Dün gece aynı cümlede üç defa "spekülasyon" kelimesini kullanmışım. | Open Subtitles | استخدمتُ الليلة الماضية كلمة "التفكّر" ثلاث مرّات في نفس الجملة. |
| Bunu üç defa daha yapmam lazım. | Open Subtitles | عليّ أن أقوم بهذا ثلاث مرّات أخرى , يا صديقي |
| Evin hanımı haftada üç defa beni arıyor. | Open Subtitles | فلقد إتصلت بي الزوجة لثلاث مرات هذا الأسبوع |
| Bunu günde üç defa uygularsan o küçük şeyler anında yok olacaktır. | Open Subtitles | إذا أْخذُت هذه ...وكررته ثلاث مراتِ في اليوم أولئك الأشياء الصَغيرة سوف تختفي بوقت قصير |
| Bir günde üç defa geldin. Düzenli olarak gelmeye başladın Ellen. | Open Subtitles | ثلاث مرّاتٍ في يومٍ واحد، بدأتِ تغدين مألوفةٌ يا (إيلين). |
| Eğer 140 İngiliz varsa, üç defa. | Open Subtitles | ان كان هناك 140 "بريطاني" مختبئون هناك سنقوم ثلاثة رحلات |
| Çelik tentür. Günde üç defa, suya 10 damla damlat. | Open Subtitles | صبغة الفولاذ، 10 قطرات في الماء ثلاث مرات في اليوم |
| Başkanımız için üç defa! | Open Subtitles | ثلاثة هتافات لرئيسنا |