"ürkek" - Translation from Turkish to Arabic

    • خجول
        
    • خجولة
        
    • متقلبة
        
    • متقلب
        
    • خجولًا
        
    • ♪ مناسباً لدور
        
    • خائفة أمام
        
    O cok ürkek ve nazik bir beyefendi ama belki bize şarkı söylemesi için onu ikna edebiliriz. Open Subtitles ,هو خجول جداً ورجل رائع لكن ربما يمكن أن نقنعه بأن يغني لنا
    Ne zaman orta yaşlı ve ürkek oldum? Open Subtitles عندما أصبحتُ متوسط العمرَ جداً، خجول جداً؟
    "Bu şiiri, ürkek ve görünmez, her zaman yanımda taşırım. Open Subtitles هذه القصيدة ، تدلى خجولة والغيب ، ان احمل دائما.
    ürkek, sessiz, çabucak kızaran bir kız şahsiyetine aykırı bir şekilde yüzüne bile bakmaya korkacağı birine aşık olsun! Open Subtitles .. فتاة خجولة للغاية .. بروح هادئة وخادرة تكاد تحمر خجلا اذا ابدت حراكا .. وهى بخلاف طبيعتها وقعت في الغرام
    Seni biraz ürkek gördüm evlat. Open Subtitles تبدين متقلبة قليلاً أيتها الطفلة الصغيرة
    Bu adam heyecanlı ve ürkek. Open Subtitles هذا الرجل متقلب المزاج و متوتر لذا أسترخي
    ürkek bir şeydi. Open Subtitles لقد كان خجولًا
    150)}Ürkek geçmişimi anlayamıyorum bir türlü 150)}Ürkek geçmişimi anlayamıyorum bir türlü Open Subtitles {\pos(200,30)} ♪مناسباً لدور الشجاع المخلِّص♪ {\pos(200,30)} ♪أعترف بذلك♪ {\pos(200,30)} ♪وقلبي♪
    Arkanı dön ve kameraya ürkek bir poz ver. Open Subtitles استديري فقط، وابدي خائفة أمام آلة التصوير
    Çalışanlar korkusuz müdürümüz, trene binemeyecek kadar ürkek. Open Subtitles الموظفين الامريكيين ، قائدنا الشجاع خجول جدا لـ يصعد الي القطار
    Sizi iyi bir adamsınız. ürkek ama, buna değecek birisi. Open Subtitles أنك رجل رائع خجول و لكنك مفيد
    Sen ürkek ve utangaçsın. Open Subtitles أنت كُنْتَ خجول ومُحرَج.
    ürkek, sakin, agresif olmayan bir bireydi. Open Subtitles هو شخص خجول هادىء و غير عدائي
    Yani biraz ürkek olacaktır. Open Subtitles لذلك فهو سيصبح قليلا بندقية خجولة. حسنا، لا تقلق بشأن ذلك.
    Bu leş, ürkek, kendilerini çürüyen balinanın kokusuna bulamaktan mutlu olan kurtların bile ilgisini çeker. Open Subtitles اجتذبت هذه الجثة مجموعة خجولة من الذئاب سعيدين جداً لتعودهم على رائحة الحوت المتعفنة!
    Bu dağ keçileri genellikle çok ürkek olmalarına rağmen Geladaların varlığından huzursuz olmazlar. Open Subtitles هذه المخلوقات النادرة تكون في العادة خجولة جداً. لكنهم يخفضون وضعهم الدفاعي عندما تكون "الجيلادا" في المنطقة.
    ürkek, mahcup ve "Oh, Tanrım" tavırlarınla. Open Subtitles متقلبة جدا وخافتة القلب و " يا إلهي"؟
    - Evet, hep ürkek olmuştur. Open Subtitles نعم، إنها متقلبة دوما
    Sadece biraz ürkek. Open Subtitles هي فقط متقلبة المزاج
    -Biraz ürkek bir çocuk. Open Subtitles - ياله من ولد صغير متقلب
    Ama nedense bu biraz ürkek. Open Subtitles لكن شيئ ما يجعل هذا متقلب !
    ürkek bir şeydi. Open Subtitles لقد كان خجولًا
    150)}Kabul ediyorum 150)}Ürkek geçmişimi anlayamıyorum bir türlü Open Subtitles {\pos(200,30)} ♪لم أكن أبداً♪ {\pos(200,30)} ♪مناسباً لدور البطل♪ {\pos(200,30)} ♪أعترف بذلك♪
    Arkanı dön ve kameraya ürkek bir poz ver. Open Subtitles استديري فقط، وابدي خائفة أمام آلة التصوير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more