Ne peşinde olduğunu üstlerinin her zaman bilmesine gerek yoktur. | Open Subtitles | لايتوجب عليك دائماً ان تُعلم رؤسائك |
Sorgulanacaksam , bunu üstlerinin yapmasını isterim | Open Subtitles | سأستجيب إلى رؤسائك فقط |
Bunu yapmak, üstlerinin pantolonuna işemesi olur! | Open Subtitles | وينبغي أن يجعل رؤسائك تبويل العاجي بهم! |
Sınır dışı operasyonuna karşı çıkarken Alman ordusundaki üstlerinin desteğini almıştı. | Open Subtitles | كان عنده دعم رؤسائه في الجيش الألماني لمقاومة الإبعاد |
Onun veya üstlerinin, öyle çelimsiz birinin 5 kadına tecavüz edip öldürdüğünün ve kendisinin de tutuklama esnasında polis ateşiyle öldüğünün bilinmesini isteyeceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه أو رؤسائه يريدون أن يعلموا أن الذي إغتصب وقتل 5 سيدات قد قتل برصاص الشرطة التي حاولت القبض عليه |
Onu üstlerinin kınamalarına karşı koruyabilecek tanınmış ve kudretli biri. | Open Subtitles | رجل بارز وقوي يستطيع حمايته من لوم رؤسائه |
Atanın onu üstlerinin kınamalarına karşı koruyabilecek tanınmış ve kudretli bir hamisi vardı. | Open Subtitles | سلفك كان رجلا قويا وبارزا من كان سيحميه من رؤسائه |
Bize üstlerinin isimlerini verecek. | Open Subtitles | وسيعطيني أسماء رؤسائه |
Bize üstlerinin isimlerini verecek. | Open Subtitles | وسيعطيني أسماء رؤسائه |
Ama Lord Hasegawa'nın adamlarından biri, Zenemon Yogo, gözetleme sorumlusu yalnızca kendi üstlerinin emirlerini yerine getireceğini söylemiş. | Open Subtitles | لكن واحدا من رجال السيد (هاسيجاوا) وهو (زينيمون يوجو)معلم الحراسة... يقول أنه كان يتبع الأوامر من قبل رؤسائه وحسب |