Bir şarkı üzerinde çalıştığınızı duydum. | Open Subtitles | سمعت أنك تعمل على بعض الموسيقى |
Sizin burada çok karmaşık bir şey üzerinde çalıştığınızı gördüm. | Open Subtitles | رأيتك تعمل على واحد مُعَقَّد جدًّا هنا . |
Bruce bana bu yaz yeni bir kitap üzerinde çalıştığınızı söyledi, doğru mu? | Open Subtitles | يخبرني (بروس) بأنك تعمل على شيءٍ جديد بهذا الصيف؟ |
Chief Alvarez bana siz ikinizin bir olay üzerinde çalıştığınızı söyledi. | Open Subtitles | رئيس ألفاريز أخبرنى انكم الاثنين تعملون على شيء معا |
Çünkü sizlerin davanın üzerinde çalıştığınızı biliyordum. | Open Subtitles | لاني كنت اعلم انكم كنتم تعملون على القضيه |
Homo sensoriyum'un varlığına dair kanıt içeren bir tez üzerinde çalıştığınızı duydum. | Open Subtitles | قيل لي إنك تعملين على أطروحة تتعلق بالأدلة على وجود "كائن متحسس بشري"؟ |
Homo sensoriyum'un varlığına dair kanıt içeren bir tez üzerinde çalıştığınızı duydum. | Open Subtitles | قيل لي إنك تعملين على أطروحة تتعلق بالأدلة على وجود "كائن متحسس بشري"؟ |
Bruce bana bu yaz yeni bir kitap üzerinde çalıştığınızı söyledi, doğru mu? | Open Subtitles | -بروس) يخبرني بأنك تعمل على شيءٍ جديد هذا الصيف) . |
Albay, Rush'la birlikte iletişim cihazları üzerinde çalıştığınızı söyledi. | Open Subtitles | "العقيد قال أنك و د."رش كنتم تعملون على شىء ما مع جهاز الإتصال |