| Masanın üzerindeydi. Dolu olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | .لقد كان على الطاولة .لم أعلم بأنه كان محشو |
| Gitmeye niyetim yoktu. Ama yolumun üzerindeydi. | Open Subtitles | لم تكن لدي نيه للدخول ولكنه كان على طريقي للمنزل |
| Ray, bunlar çamaşır sepetinin üzerindeydi, temiz mi kirli mi? | Open Subtitles | راي هذا كان على سلة الغسيل هل هو متسخ أم نظيف؟ |
| ...O bir hindi tepsisiydi o da fıstık yağı ve jöle tepsisi üzerindeydi | Open Subtitles | هذا كان على صينية الديك الرومي الذي في زبدة الفستق وصينية الجيلي |
| Baskılar patlayıcıların, fünyelerin üzerindeydi. | Open Subtitles | البصمات كانت على كل المتفجرات والضاغطات |
| Bu sembol, kalıntıların yanında bulduğumuz bir çeşit güvenlik kartının üzerindeydi. | Open Subtitles | هذا الرمز كان على شيء ما كأنه بطاقة أمنيّة وجدناها بالقرب من البقايا هل يعني ذلك أي شيء لك؟ |
| Bu sembol, ormanda bulduğumuz bir çeşit güvenlik kartının üzerindeydi. | Open Subtitles | هذا الرمز كان على إحدى أنواع البطاقات الأمنية لقد وجدناها قرب البقايا في الغابة |
| Parmak izleri kadın öldürüldüğü yerdeki bıçağın üzerindeydi. | Open Subtitles | بصماته كانت على السكين, دمائها كان على يديه عندما طلب الشرطه |
| Adın yaka kartının üzerindeydi... | Open Subtitles | ناديتني دورين حسنا, كان على رقعة الاسم خاصتك |
| Evet ama çöpte değil, maktulün üzerindeydi. | Open Subtitles | أجل، لكنّه لم يكن في القمامة، كان على الضحية. |
| Masamın üzerindeydi, yani size vermemişim. | Open Subtitles | كان على مكتبي، وهو ما يعني أنني لم تعطيه لك. |
| Geçen akşam Tanrı'nın eli, kardeşimiz ve hizmetçimiz John Howland'un üzerindeydi. | Open Subtitles | اليد عادلة الله كان على أخينا والعبد جون هولاند، في تلك الليلة. |
| Dikkatimiz az önce bunun üzerindeydi. | Open Subtitles | أهتمامنا كان على هذا من دقائق معدوده |
| Hayır, komidinin üzerindeydi. | Open Subtitles | كلاّ، كان على منضدة جانب السرير |
| Kılıcı göğsümün üzerindeydi. Seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | سيفها كان على صدري لم يكن لديّ خيار |
| Parti sırasında yatağımın üzerindeydi. | Open Subtitles | - لقد كان على السرير بينما كنتُ في الحفلة - |
| Adın yaka kartının üzerindeydi... | Open Subtitles | حسنا, كان على رقعة الاسم خاصتك |
| Parmağım tetiğin üzerindeydi, ama yapmadım. | Open Subtitles | اصبعي كان على الزناد ولكنني لم أفعل |
| Parmağım tetiğin üzerindeydi, ama yapmadım. | Open Subtitles | اصبعي كان على الزناد ولكنني لم أفعل |
| - Benim kalemim. Mekanik bir kaleme benzer. Masamın üzerindeydi. | Open Subtitles | قلم مثل قلم الحبر، كان على مكتبي. |
| Bu izler Lucy'nin de üzerindeydi. | Open Subtitles | (وجميع البصمات كانت على صورة (لوسي |