"ışık vardı" - Translation from Turkish to Arabic

    • كان هناك ضوء
        
    • لقد كانت تمطر والأضواء ساطعة
        
    "Ama sonra, bir mucize! Tünelin sonunda ışık vardı." Open Subtitles ولكن حدث معجزة كان هناك ضوء في نهاية النفق
    Daha önce görmediğim kadar parlak bir ışık vardı. Open Subtitles كان هناك ضوء يلمع أكثر من أي ّ شيءٍ رأيت في حياتي.
    Az önce evin içinde bir ışık vardı. Open Subtitles قبل قليل، كان هناك ضوء في داخل ذلك المنزل
    Her yerde ışık vardı. Open Subtitles لقد كانت تمطر والأضواء ساطعة في كل مكان
    Her yerde ışık vardı. Open Subtitles لقد كانت تمطر والأضواء ساطعة في كل مكان
    Farz edelim ki insanları göğe çeken mavi bir ışık vardı. Open Subtitles لنقل أنه كان هناك ضوء أزرق يسحب الناس إلى السماء
    Ölümümden sonra, beyaz bir odada uyandım. Parlak bir ışık vardı. Open Subtitles بعد موتي, إستيقظت في حجرة بيضاء كان هناك ضوء لامع
    Bu olay meydana geldiğinde, evet meydana geldiğinde, tünelin sonunda ışık vardı. Open Subtitles ...لقد كان هناك ضوء في نهاية النفق ...عندما
    -Parlak bir ışık vardı ve ölmüş babaannemi gördüm. Open Subtitles لقد كان هناك ضوء لامع ورأيت جدتي الميتة
    Kan kaybediyordun. Ufukta ışık vardı. Open Subtitles لقد كنت تنزف لقد كان هناك ضوء في الأفق
    daha önce hayatımda ışık vardı. Open Subtitles فى قديم الزمان كان هناك ضوء" "فى حياتى
    Orada bir ışık vardı, küçük bir ışık lekesi. Open Subtitles ... كان هناك ضوء ، بقعة صغيرة من الضوء
    Yüzüne tutulmuş bir ışık vardı. Open Subtitles كان هناك ضوء على وجهها
    - Bir ışık vardı. Open Subtitles ـ كان هناك ضوء.
    Hayır, ama ışık vardı. Open Subtitles لا، ولكن كان هناك ضوء.
    Bir ışık vardı. Onu takip ettim. Open Subtitles كان هناك ضوء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more