"ışıldıyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلمع
        
    • مشرقة
        
    • تضيء
        
    • مُتوهّج
        
    • أتوهّج
        
    Fasulyelerin içindeki eşekarılarından nefret ediyor. Ve gülümsediğinde gözleri ışıldıyor. Open Subtitles تكره الحشرات في الحساء و عينيها تلمع حينما تبتسم
    İş paraya gelince, evlat, gözlerin bir anda ışıldıyor, tıpkı benim gibi. Open Subtitles عندما يأتي ذكر الأموال فعيناك تلمع كعيناي تماماً
    Güneş ışıldıyor, kuşlar ötüyor. Open Subtitles الشمس مشرقة والطيور تزقزق
    Güneş ışıldıyor kuşlar ötüyor Open Subtitles الشمس مشرقة والطيور تزقزق
    Neden bu şekilde ışıldıyor. Open Subtitles لماذا تضيء هكذا؟
    Ve sen, bilemiyorum ışıldıyor gibi falansın. Open Subtitles لا أدري، كأنك مُتوهّج أو شيئ مِن هذا القبيل.
    Yapıyorum. Böylece tüm bahçe ışıldıyor. Open Subtitles أفعل هذا لأجعل الحديقة تلمع بالكامل
    Alnındaki parlak bindi Ay'ın yanındaki yıldızlar gibi ışıldıyor. Open Subtitles "و أنت تلمع مثل القمر المكتمل"
    Kafalarımızın üstünde ise gökyüzünün yolları ışıldıyor. Open Subtitles ومن فوقنا تلمع خيوط الشمس
    Baksana nasıl ışıldıyor! Open Subtitles هل تريان كم تلمع ؟
    Yüzün ışıldıyor. Open Subtitles -إنّك مشرقة
    Yani, çılgınca mı değil mi bilmiyorum, fakat senin gözlerin Michael ile görüştüğün zamanlarda ışıldıyor. Open Subtitles حسناً, أنا لا أعلم ما إذا كان جنون أو لا لكن عيناك تضيء في كل مرة تتحدثين فيها عن (مايكل)‏
    Durmadan ışıldıyor. Open Subtitles لا تومض، بل تضيء بشكل مطّرد.
    Ve sen, bilemiyorum ışıldıyor gibi falansın. Open Subtitles لا أدري، كأنك مُتوهّج أو شيئ مِن هذا القبيل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more