Pekâlâ, ama kitap bunu söylemiyor mu? Vahşi Av'ı görürsen, sen de mi alınıyorsun? | Open Subtitles | حسنٌ، لكن ألا يقول الكتاب أنك إذا رأيت أحدهم فسيأخذونك أيضًا؟ |
Kocakaynak'ı görürsen gel beni bul. | Open Subtitles | إذا رأيت بيج وايلد تعالى وأخبرنى |
Kardeşim Bran'ı görürsen onu özlediğimi söyle. | Open Subtitles | إذا رأيت أخي بران أخبره أنني أشتاق إليه |
Tamam, Megan'ı görürsen onunla konuşmak istediğimi söyle. | Open Subtitles | "حسنا , إذا رأيت "ميجان أخبرها أنى أريد التحدث إليها |
Evet, Sanırız ki Öyle, Eğer Dyson'ı görürsen Bana Yolla, Tamam mı? | Open Subtitles | نعم، نعتقد هذا، إن رأيت دايسون أرسله لي، حسنا؟ |
Kardeşin Bart'ı görürsen, ona mesajım olduğunu söyle. | Open Subtitles | إذا رأيت أخاك (بارت) أخبره أن لدي رسالة له |
Eğer benden önce Nolan'ı görürsen ona bara bir uğramasını söyler misin? | Open Subtitles | أنصتي، إذا رأيت (نولان) قبلي هلا أخبرته بأن يمرّ على الحانة؟ |
Kardeşim Bran'ı görürsen onu özlediğimi söyle. | Open Subtitles | إذا رأيت أخي (بران)، أخبره أني أفتقده |
Eğer Nolan'ı görürsen ayrıldığımı söylersin. | Open Subtitles | إذا رأيت (نولان) أخبريه أنني رحلت |
Eğer Rob Schneider'ı görürsen o koltukları satın aldığını söyle. | Open Subtitles | إن رأيت (روب شنايدر)، أخبره أنك دفعت مقابل تلك المقاعد |
Pekâlâ Ralphie, Bayan Simpson'ı görürsen ne yapacaksın bakayım? | Open Subtitles | الآن يا (رالفي)، ماذا ستفعل إن رأيت السيدة (سمبسون)؟ |