Reid ve ben Mark'ın babasıyla bir konuşma daha yaptık. | Open Subtitles | انا وريد تحدثنا مرة اخرى مع والد غريغوري |
Oliver'ın babasıyla sorumluluklar ve bir babanın oğluyla görüşmeye devam etmesinin nasıl olduğu üzerine konuşuyordum. | Open Subtitles | كنتُ أتكلّم مع والد أوليفر عن المسؤولية عن معنى الأبوّة والاستمرار بالتواصل |
Quagmire'ın babasıyla yattığın geceden kalmış bu. | Open Subtitles | هذه من الليلة التي مارست الجنس مع والد غواغماير |
Stefan'ın babasıyla çalıştığımı sana kanıtlayabilirim. İzin ver arıyayım onu. | Open Subtitles | ،(بوسعى إثبات أنني أعمل مع والد (ستيفان دعني اتصل به |
Lauren'ın babasıyla yemeğe iki saat kaldı. | Open Subtitles | بقي ساعتان للعشاء مع والد لورين, |
Cleveland'ın babasıyla tanıştım, köpeğim Quagmire'ın babasıyla yattı. | Open Subtitles | ،، فكر بها انا قابلت والد "كليفلاند" من قبل وكلبي نام مع والد "كواغماير" |
Natalie Portman'ın babasıyla bir sorun yaşanmıştı da. | Open Subtitles | بسبب مشاحنة بسيطة مع والد (نتالي بورتمان) |
Bize Mirjam'ın babasıyla nasıl yattığını anlatsana. | Open Subtitles | احك لنا عن تلك المرة التي نمت فيها مع والد (ميريام) |
Eli'ın babasıyla konuşurdum, hayatım ama üstüme düşer mi bilmiyorum. | Open Subtitles | (سأحاول التحدث مع والد (إيلاي لأجلكِ ، عزيزتي لكنني لا أعلم إن كانت هذه بلدتي |
McSweeten'ın babasıyla konuşacağım Hardison, sen de eski dosyaları karıştır. | Open Subtitles | لذا سأذهب للتحدّث مع والد (ماكسويتين)، وأنت يا (هارديسون) ستُتابع ملف القضيّة القديم. |
Norman'ın babasıyla oynaşıp babamı başından savdıktan sonra seni sinirlendirdiysem özür dilerim. | Open Subtitles | آسف لإنزعاجي قليلاً بعدما أبعدتِ والدي بلهوكِ مع والد (نورمان) |
Anlaşıldı Rossi. Benton'ın babasıyla konuşuruz. Ne fena. | Open Subtitles | حسناً تلقيت ذلك (روسي) سوف (نذهب للتحدث مع والد (بينتون |
Hayır ama Skye'ın babasıyla bağlantısı vardı ve her türlü güç sahibi insan grubuyla da ilgisi vardır. | Open Subtitles | (لا , ولكنه على تواصل مع والد (سكاي و مهما كانت مجموعة الأشخاص الخارقين التي تعمل معه |
Babam, eskiden Duncan'ın babasıyla avlanırdı. | Open Subtitles | والدي أعتاد على الذهب للصيد مع والد (دانكن) |
Jackson'ın babasıyla, seninle. | Open Subtitles | لقد حدث هذا مرات عديدة مع والد (جاكسون) ومعك |
Taylor'ın babasıyla beraberliği yürütemediğine pişman mısın? | Open Subtitles | هل أنت نادمة لأنّك لم تصوبي الأمور مع والد (تايلر)؟ |
Sonra aynı şey Dylan'ın babasıyla oldu. | Open Subtitles | ومن ثم كررتُ نفس الخطأ مع والد "ديلان"! |
Peki neden Stiles'ın babasıyla konuşmuyoruz? | Open Subtitles | إذاً فلمَ لا نتحدث مع والد (ستايلز)؟ |