Çok geçmeden, hırslı Norman şövalyeler yeni zorluklar aradı. | TED | لم يستغرق فرسان النورمان وقتا طويلًأ لكي يبدأوا البحث عن تحديات جديدة. |
Krallar, kraliçeler, baktığın her yerde şövalyeler var, rehine konan da benim. | Open Subtitles | ملوك , ملكات , فرسان فى كل مكان وأنا الضحية الوحيدة |
Sonunda Hıristiyanlar'ın Kudüs'e vardığı şövalyeler. | Open Subtitles | فرسان المسيحيةِ أخيراً وَصلتْ إلى بابِ القدس. |
İngiltere'ye döndüğü zaman ilk iş olarak Kara şövalyeler'i ezecektir. | Open Subtitles | عندما يعود إلى إنجلترا، أول أمر سيعمله حشر للفرسان السود. |
Zero'nun bildirisinde belirttiği gibi Kara şövalyeler Tarikatı zayıfların müttefiki. | Open Subtitles | وبناء على اعلان زيرو , منظمة الفرسان السود حلفاء للضعفاء |
şövalyeler, füzeleri fırlatın. Şövalye 1, Tilki 3. | Open Subtitles | نايتس نحن مستعدين نايت 1 فوكس 3 |
- Bu gece, "şövalyeler"... - İşte sıkı bir program. | Open Subtitles | "الليلة على "فرسان - الآن ها هو برنامج جيد - |
200 yıldır, şövalyeler, kendilerine ait olmayan topraklar için savaştılar. | Open Subtitles | لـمائتى عام، فرسان وشعوب ماتوا لأرض ليست لأنفسهم |
şövalyeler olmadan nasıl savunacağız? | Open Subtitles | وكيف لنا أن ندافع عن القدس فى عدم وجود فرسان |
Bu dünyada hala şövalyeler yaşarken yapamayacaksın, Arkadyalı. | Open Subtitles | وليس ومازال هناك فرسان فى العالم اركاديان |
şövalyeler Komutanı Tapınak şövalyelerinin kilisenin güvenliği konusunda garanti verdi. | Open Subtitles | قائد الفرسان أكد لي بأن فرسان المعبد سيؤمنون حماية وأمن الكنيسة |
Sen tutsakken diğer şövalyeler kralı korudu. | Open Subtitles | فرسان آخرين قاموا بحماية الملك بينما كنت سجيناً |
Ama sorun şu ki yaşadığı dünyada artık şövalyeler yok. | Open Subtitles | والشيء الوحيد، إنه يعيش في عالم الذي لا توجد هُناك أي فرسان بعد. |
Parlak zırhlı şövalyeler, yardıma ihtiyacı olan kadınlar ve en iyisi de atlı mızrak dövüşü. | Open Subtitles | فرسان الدروع البراقة، وآنسات في الطرقات والأفضل على الإطلاق، المسايفة على صهوات الجياد. |
O anda, Kudüs'ten dönen seyyâhların hikâyelerinden ilham alan bağımsız Norman şövalyeler Akdeniz'e gittiler. | TED | قامت مجموعات مستقلة من فرسان النورمان في هذا الوقت بالسفر إلى البحر الأبيض المتوسط، مستلهمين حكايات الحجيج القادمين من القدس. |
Kadehi arayan şövalyeler başarısız oldu. | Open Subtitles | فرسان المهمة قد فشلوا كلهم موتى |
Şerif, Kral'ın doğum günü için eğlence düzenliyor ama aslında eğlence Kara şövalyeler'in antlaşmayı imzalaması adına. | Open Subtitles | يستضيفون إحتفال لعيد ميلاد الملك. بينما في الحقيقة الإحتفال للفرسان السود بتوقيعهم المعاهدة. |
Kara şövalyeler'in Zero'ya ihtiyacı yok artık. | Open Subtitles | زيرو ليس في حاجة بعد الآن للفرسان السود. |
Bu bilgiyi Kara şövalyeler'e sızdırın. | Open Subtitles | سربوا تلك المعلومة إلى منظمة الفرسان السود |
Kara şövalyeler şehirde.. | Open Subtitles | (بلاك نايت) فى البلدة |
Haçlı Seferleri sırasında şövalyeler, eşlerini ve kızlarını kilit altında tutarlarmış. | Open Subtitles | أثناء الحروب الصليبية قاموا بتعيين فُرسان لحبس زوجاتهم وبناتهم في البيوت |
Ülkeyi boydan boya gezdik Camelot'taki sarayıma... katılacak olan şövalyeler arıyoruz. | Open Subtitles | لقد بحثنا فى كل أنحاء الأرض عن الفرسان الذين سيلتحقوا بى فى قصرى فى كاميلوت |
Onlara altınla ödeme yapacağım, ve bizi bu şövalyeler'e karşı savunmak için Fransa'nın kraliyet ordusu olacak. | Open Subtitles | سأقول لهم ان روأساهم لم يأتوا وسادفع لهم ذهبهم وفرنسا ستحصل على جيش مخلص ليدافعوا عنا ضد المدعوون بالفرسان |
Bu yüzden cesur şövalyeler... gücünüzden ya da kuvvetinizden şüphe ediyorsanız... daha fazla ilerlemeyin, çünkü ölüm, kirli, büyük... ve sivri dişleriyle bekliyor. | Open Subtitles | لذا يا أيها الفرسان الشجعان اذا كنتم تشكون فى مدى شجاعتكم أو قوتكم لا تقتربوا لأن الموت ينتظركم جميعاً |