| Editörüm şüphelerimden kurtulmam gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول محرري أنني أحتاج لتجاوز شكوكي أولاً |
| İran istihbaratı hakkındaki şüphelerimden bahsettim. | Open Subtitles | أوضحت له شكوكي بشأن المعلومة الاستخباراتية الإيرانية |
| Gidip doktorlarıma bu delice şüphelerimden bahsedeyim. | Open Subtitles | أنا فقط سأذهب وأشارك شكوكي مع طبيبي |
| Wendy Sokoloff cinayeti için, makaleler, duyduğum şeyler ve kendi şüphelerimden oluşanlar için tuttuğum bir günlük. | Open Subtitles | إنها مجلة قد احتفظت بها يوم مقتل (ويندي سوكولوف)... مقالات فقط، و أشياء سمعتها، شكوكي الخاصة |