Bu ani haber seni şaşırtmış olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن الأنباء غير المتوقعة قد فاجأتك |
Yeni kız sizi şaşırtmış olmalı. | Open Subtitles | حسنا، لابد ان الفتاة الجديدة فاجأتك |
Terslik çıkmazsa karıncaya bile zarar vermezmiş. Banka müdürü onu şaşırtmış olmalı. | Open Subtitles | وإنّ تسري عمليّة سطوه بسلاسةٍ، فلا يأذِ ذبابةً، لا بد أن مدير البنك فاجأه. |
Saldıran kişi onu şaşırtmış kafatasını kesmiş.. | Open Subtitles | فاجأه المهاجم ثقب جمجمته |
"Düğünden önceki günlerde, kral evliliğe rıza gösterdiğini, söyleyerek prensesi şaşırtmış. | Open Subtitles | فى الأيام التى سبقت الزفاف ، فاجأ الملك الأميرة" ، و منحها مباركته للزواج |
Brezilya 11'inde orta sahada dağılım değişiyor ve bu Sovyet takımını şaşırtmış görünüyor. | Open Subtitles | تغييرا الوسط في تشكيلة البرازيل يبدو انها اربكت السوفيت |
Yani kurbanımız aniden gelerek hırsızı şaşırtmış. | Open Subtitles | إذاً هل ضحيتنا فاجأ سارق محلات |
Brezilya 11'inde orta sahada dağılım değişiyor ve bu Sovyet takımını şaşırtmış görünüyor. | Open Subtitles | تغييرات الوسط في تشكيلة البرازيل يبدو انها اربكت السوفيت |