| Senin Tanrın bir zamanlar sonsuz ihtimallerin şafağında dikilmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن إلهك قد وقف ذات يوم في وجه فجر لا نهائي من الإحتمالات |
| 5.günün şafağında Nasser Ali, daha zayıf ve ölüme yakın hissetti | Open Subtitles | ضعيفاً, مع فجر اليوم الخامس أحسّ ناصر علي بدنو الموت. |
| Ama fedakârlığımız, yeni dünyanın şafağında kendini gösterecek. | Open Subtitles | لكن, ستعطي تضحياتنا إنطلاقة فجر أرض جديدة. |
| Bir barış çağının şafağında kadavra nadir bulunan bir şeydir. | Open Subtitles | في فجر عصر السلام سوف تصبح الجثث سلعة نادرة |
| Her yeni yılın şafağında bu kutsal bahçede toplanır Ellcrys hikâyesini yeniden anlatırız. | Open Subtitles | ببزوغ فجر كل عام جديد، نجتمع في الحديقة المقدسة لنسرد قصّة الإلكريس. |
| "Ama o enkazın şafağında, yeni bir ulusun evrensel doğumunu... "...yaşayacak kadar çok sevmek." | Open Subtitles | و ان يشهد اثاره فجر ميلاد عالم جديد |
| Alacakaranlığın şafağında, cyborg dönemi başlıyor. | Open Subtitles | فجر الشفق عصر البشر المحسنين آليا |
| Samanyolunun yeryüzündeki eşiti kutsal nehir Uramba veya Vilcanota ancak, ayrıca Viracocha'nın evreni meydana getirdiği zamanın şafağında yürüdüğü yoldur. | TED | النهر المقدس، الـ:Urubamba للـ:Vilcanota والذي يكون نظير درب التبانة على الأرض لكنه أيضاً مسار اتبعه Viracocha في فجر التاريخ عندما أوجد الكون |
| "Camlann'ın soğuk şafağında büyük borunun sesi duyulduğunda kardeş kardeşe kıysın, arkadaş arkadaşı öldürsün diye son rahibenin korkunç ateşi, kızgın göklerden yağsın. | Open Subtitles | "دَع النار المُفزعة لآخر كاهنةٍ تُمطِر من السماوات الغاضبة. "لأخٍ سيذبحُ أخاه، لصديقٍ سيقتُل صديقه مثلما سيُصدرُ البوق العظيم صوت فجر جديد بارد في (كاملان). |
| Pazar gününün şafağında başlayacak. | Open Subtitles | تبدأ فجر الأحد |