Artık zuladaki pornolara attırmaya son. Bakir şakalarına son. | Open Subtitles | لا مشاهدة للشرائط الخلاعية بعد الآن ولا نكات الفتى البكر |
Hatta belki buzları eritmek için babamın bayat şakalarına bile ihtiyaç duyduk, | Open Subtitles | ولربّما كنّا بحاجة لواحدة من نكات أبي لتلطيف الجوّ |
Anlamadığım garip şakalarına gülüyormuş gibi yapmayı özleyeceğim. | Open Subtitles | مؤكد أني سأفقد التظاهر بالضحك على نكاتك الغريبة التي لا أفهمها |
Mark Twain ünlem işareti koymak kendi şakana gülmek gibi bir şeydir derdi ama bazen kendi şakalarına gülmelisin çünkü komiktir. | Open Subtitles | ومبدئى عدم أستخدام علامات التعجب لأنها تبدو وكأنك تضحك على نكاتك أحيانا يجب أن تضحك على نكاتك لأنها مضحكة |
Tüm şakalarına rağmen aklımda şimdiden hiçbir şüphe kalmamıştı. | Open Subtitles | بالنسبةلي،فليسمنشك . في ذهني ، بالرغم من كل نكاته |
İnisiyatif ne demek biliyor musun? Patronunuzun şakalarına mı gülüyorsunuz? Birbirimizi idare etmeliyiz. | Open Subtitles | أتعرف ما هي المبادرة ؟ الضحك على نكت الرئيس ؟ ربما سنتأقلم مع الأمر |
Dört yıldır onların korkunç şakalarına güldüm ve oyunlarını kusursuzca oynadım ama yine de Mitch'e daha çok veriyorlar. | Open Subtitles | لأربع سنوات لعينة كُنت أضحك على نكاتهم المُروعة ولعبت لعبتهم بإمتياز |
Belki beni hâlâ tıknaz, şakalarına gülen, sana sırasını veren ve peşinden ayrılmayan liseli bir kız olarak görüyorsundur. | Open Subtitles | ربما لا تزال تفكر فيني كتلك الفتاة الحمقاء اللتي كانت تضحك على كل نكتك |
Aptal şakalarına rağmen, kazadan gizlice beni sorumlu tutuyorsun. | Open Subtitles | على الرغم من نُكاتك الغبية، فأنت تلومني من داخلك على الحادث |
Ölen bir kadının şakalarına gülebilirsin en azından. | Open Subtitles | تعرفين اقل ما يمكنك فعله هو الضحك على نكات سيدة تحتضر |
Hâlâ gezilere çıkıyorlar, birbirlerinin şakalarına gülüyorlar, müzelerle ilgileniyorlarmış gibi davranıyorlar. | Open Subtitles | ما زالوا يذهبون في رحلات يضحكون على نكات بعضهم يدعون انهم مهتمون بالمتاحف |
Aptal zengin şakalarına gülmek berbat. | Open Subtitles | إن الضحك على نكات الناس الأغنياء الأغبياء فظيع. |
Aptal zengin şakalarına gülmek kârlı. | Open Subtitles | إن الضحك على نكات الناس الأغنياء الأغبياء مربح. |
Kahve içip, gazeteyi okuyup şakalarına güldükten sonra sonraki günün pazartesi olduğunu unutmaya çalışacağız. | Open Subtitles | نحتسي بعض القهوة نقرأ الجريدة نضحك على كل نكاتك ونحاول نسيان أن اليوم التالي ليس الإثنين |
Yaşladıkça milletin şakalarına neden gülmediğini anlamazsın. | Open Subtitles | ومن ثم كبرت في العُمر وأنت لا تفهم لماذا لا يزال الجميع يضحك على نكاتك |
Ne zaman azarlayacağımı, ne zaman affedeceğimi. şakalarına ne zaman güleceğimi. | Open Subtitles | متى تؤنّب، ومتى تغفر متى تضحك على نكاتك |
Aynen. Kendisine yemek pişirecek ve şakalarına gülecek bir şebboy arıyorsa gitsin başka yerde arasın. | Open Subtitles | بالضبط اذا اراد زهرة هادئة تطبخ عشاءه وتضحك على نكاته |
"İğrenç şakalarına her güldüğümde bana on dolar veriyor." | Open Subtitles | "يعطيني فاتورة بقيمة 10 دولارات كل مرة أضحك بها على إحدى نكاته السخيفة" |
Tüm o aptal gelin arabası şakalarına gülerim yeni bir hayata başlarız ve muhteşem olur bu. | Open Subtitles | وسأضحك على كلّ نكت لوحة السيارة السخيفة ،وسنبدأ حياتنا معاً وستكون رائعة |
Sen de geceyi Roger Sterling'in şakalarına gülerek geçirmeyi mi tercih ediyorsun? | Open Subtitles | تفضلين قضاء المساء تضحكين على نكت (روجر ستيرلنق). |
Bir kadın olarak, bir sürü ahmakla dans etmek zorunda kalmak onlar ayağına basarken şakalarına gülmek berbattı. | Open Subtitles | ، إنه لمن البشاعة كوني إمرأة ... مُضطرة للرقص مع الكثير من الرجال الممُلين أضحك على نكاتهم بينما هم يدوسون قدماي |
Hafta sonunu senin aptal osuruk şakalarına gülmekle geçirmek istiyorum. | Open Subtitles | كلا، فقط أريد إمضاء نهاية الأسبوع وأنا أضحك على نكتك عن الضراط. |
Aptal şakalarına rağmen, kazadan gizlice beni sorumlu tutuyorsun. | Open Subtitles | ، على الرغم من نُكاتك الغبية فأنت تلومنى من داخلك على الحادث ! |