"şansımdı" - Translation from Turkish to Arabic

    • فرصتي
        
    • فرصتى
        
    • فرصة لي
        
    Kendimi kanıtlamam için son şansımdı ve başarısız olacağımı sandı. Open Subtitles كانت هذه فرصتي الأخيرة لإثبات نفسي وافترض هو أنني سأفشل
    Bu fare yarışından kurtulup normal bir hayat sürebilmek için son şansımdı. Open Subtitles كانت فرصتي الأخيرة لأترك سباق الجرذان هذا وأعيش حياة طبيعية
    İkinci sınıf filmlerden, birinci sınıfa geçme şansımdı. Open Subtitles كان فرصتي للرقي بأفلامي إلى قائمة الدرجة الأولى
    Doğru adamla hayatımı kurmak için benim tek şansımdı... tabi senin doğru erkeğin olmadan önce. Open Subtitles فرصتي الوحيدة للأستقرار مع الرجل المناسب فيما عدا أنها تحولت أنه رجلكِ الماناسب
    Bu, bize saygı duymalarını sağlamak için son şansımdı. Open Subtitles لقد اكنت فرصتى الاخيرة لأنال بعضاً من الاحترام لنا
    Hamile kalmak için, bu tek şansımdı, Fakat, istemediğini bildiğim için, Open Subtitles كانت تلك فرصتي الوحيدة لأحمل ولكن لأنني علمت بأنه لم يرغب بذلك
    O lânet sözleşmeyi imzalamadan önceki son şansımdı. Başka zamanım yoktu. Open Subtitles كانت فرصتي الأخيرة ، قبل توقيع ذلك العقد اللعين فاضطررتُ للقيام بذلك
    İtiraf etme şansımdı, ama çenemi kapalı tuttum. Open Subtitles كانت فرصتي للاعتراف لكنني ابقيت فمي مغلقا
    biliyorum bu benim şansımdı ve ben onu kaçırdım aması ne? Open Subtitles أنا أعلم بأنها كنت فرصتي , وأنا من ضعيتها ولكن ماذا ؟
    Bu benim son şansımdı. Open Subtitles كان هذا كل ما لدي. كان هذا فرصتي الأخيرة.
    Hayatınla ilgili bir şeyler yapman için tek şansımdı. Open Subtitles لقد كانت فرصتي الوحيدة لأجعلك تفعلين شيء بحياتك.
    - Oyun oynadığım için üzgünüm ama ölümün nasıl olduğunu sana hatırlatmam için son şansımdı. Open Subtitles أعتذر على الخدعة، لكنّها كانت فرصتي الأخيرة لتذكيرك كيف يبدو الموت
    Sizi öldürerek profesöre komplo kurmak benim tek şansımdı. Open Subtitles تأطير الأستاذ الوفيات بك كان فرصتي الوحيدة.
    Ama bu benim tek şansımdı. TED ولكن كانت هذه هي فرصتي الوحيدة.
    Bugünkü kadın benim son şansımdı. Open Subtitles هذه المرأة اليوم كانت فرصتي الأخيرة.
    Bu benim kahraman olma şansımdı ve sen onu çaldın. Open Subtitles كانت فرصتي لأبدو كبطل و أنت سرقتها
    Bu benim büyük şansımdı. Saatlerce bekledim. Open Subtitles هذه فرصتي الكبيرة و لقد انتظرت لساعات
    Benden aldıklarına karşılık, bir şey alma şansımdı. Open Subtitles كانت فرصتي لأسترد شيئاً ما سلبوه منّي
    Esaslı bir müşteri kazanmak için bu gece son şansımdı. Open Subtitles الليلة كان فرصتي الأخيرة لكسب عميل هام
    Cini lambasına geri sokmak için tek şansımdı. Open Subtitles إنها فرصتى الوحيدة لإعادة وضع المارد في القمقم
    Bu ayna son şansımdı. Open Subtitles هذه المرءاة كانت أخر فرصة لي هذا كله خطأك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more