Kendimi kanıtlamam için son şansımdı ve başarısız olacağımı sandı. | Open Subtitles | كانت هذه فرصتي الأخيرة لإثبات نفسي وافترض هو أنني سأفشل |
Bu fare yarışından kurtulup normal bir hayat sürebilmek için son şansımdı. | Open Subtitles | كانت فرصتي الأخيرة لأترك سباق الجرذان هذا وأعيش حياة طبيعية |
İkinci sınıf filmlerden, birinci sınıfa geçme şansımdı. | Open Subtitles | كان فرصتي للرقي بأفلامي إلى قائمة الدرجة الأولى |
Doğru adamla hayatımı kurmak için benim tek şansımdı... tabi senin doğru erkeğin olmadan önce. | Open Subtitles | فرصتي الوحيدة للأستقرار مع الرجل المناسب فيما عدا أنها تحولت أنه رجلكِ الماناسب |
Bu, bize saygı duymalarını sağlamak için son şansımdı. | Open Subtitles | لقد اكنت فرصتى الاخيرة لأنال بعضاً من الاحترام لنا |
Hamile kalmak için, bu tek şansımdı, Fakat, istemediğini bildiğim için, | Open Subtitles | كانت تلك فرصتي الوحيدة لأحمل ولكن لأنني علمت بأنه لم يرغب بذلك |
O lânet sözleşmeyi imzalamadan önceki son şansımdı. Başka zamanım yoktu. | Open Subtitles | كانت فرصتي الأخيرة ، قبل توقيع ذلك العقد اللعين فاضطررتُ للقيام بذلك |
İtiraf etme şansımdı, ama çenemi kapalı tuttum. | Open Subtitles | كانت فرصتي للاعتراف لكنني ابقيت فمي مغلقا |
biliyorum bu benim şansımdı ve ben onu kaçırdım aması ne? | Open Subtitles | أنا أعلم بأنها كنت فرصتي , وأنا من ضعيتها ولكن ماذا ؟ |
Bu benim son şansımdı. | Open Subtitles | كان هذا كل ما لدي. كان هذا فرصتي الأخيرة. |
Hayatınla ilgili bir şeyler yapman için tek şansımdı. | Open Subtitles | لقد كانت فرصتي الوحيدة لأجعلك تفعلين شيء بحياتك. |
- Oyun oynadığım için üzgünüm ama ölümün nasıl olduğunu sana hatırlatmam için son şansımdı. | Open Subtitles | أعتذر على الخدعة، لكنّها كانت فرصتي الأخيرة لتذكيرك كيف يبدو الموت |
Sizi öldürerek profesöre komplo kurmak benim tek şansımdı. | Open Subtitles | تأطير الأستاذ الوفيات بك كان فرصتي الوحيدة. |
Ama bu benim tek şansımdı. | TED | ولكن كانت هذه هي فرصتي الوحيدة. |
Bugünkü kadın benim son şansımdı. | Open Subtitles | هذه المرأة اليوم كانت فرصتي الأخيرة. |
Bu benim kahraman olma şansımdı ve sen onu çaldın. | Open Subtitles | كانت فرصتي لأبدو كبطل و أنت سرقتها |
Bu benim büyük şansımdı. Saatlerce bekledim. | Open Subtitles | هذه فرصتي الكبيرة و لقد انتظرت لساعات |
Benden aldıklarına karşılık, bir şey alma şansımdı. | Open Subtitles | كانت فرصتي لأسترد شيئاً ما سلبوه منّي |
Esaslı bir müşteri kazanmak için bu gece son şansımdı. | Open Subtitles | الليلة كان فرصتي الأخيرة لكسب عميل هام |
Cini lambasına geri sokmak için tek şansımdı. | Open Subtitles | إنها فرصتى الوحيدة لإعادة وضع المارد في القمقم |
Bu ayna son şansımdı. | Open Subtitles | هذه المرءاة كانت أخر فرصة لي هذا كله خطأك |