İmkansız bir şey. Aya gitme şansın daha yüksek. | Open Subtitles | لن يحدث أبداً لديك فرصة أفضل من هذا للذهاب للقمر |
Buradan tek başına çıkma şansın daha yüksek. | Open Subtitles | لديك فرصة أفضل من فعلها هنا لوحدك |
Beadley ile hemfikir olmayabilirsin ama onunla kalırsan hayatta kalma şansın daha yüksek olur. | Open Subtitles | قد لا أتفق مع بيدلي ولكن سيكون لديك فرصة أكبر للحياة اذا كنتي تريدين البقاء معها |
Balet olma şansın daha yüksek. | Open Subtitles | لديك فرصة أكبر في أن تصبح راقصة باليه بدل ذلك |
Hayır ama biri üzerine bıçakla geldiğinde kazanma şansın daha yüksek olur. | Open Subtitles | كلّا ربما تحصل على فرصة أكبر في الفوز إذا لحقك أحدهم بسكين |