Milk'in öldüğü gece, binlerce insan şehir boyunca mum ışığında yürüdüler. | TED | ليلة مقتل ميلك، زحف الآلاف تحت ضوء الشموع عبر المدينة. |
şehir boyunca bayağı yıkıma yol açmışsınız. | Open Subtitles | لقد تسبّبتم يا رفاق في دمار لا بأس به عبر المدينة |
Herkes bir kahramanı sever, o nedenle şehir boyunca güzel bir yürüyüş yapacağız, iyi bir ağlama ve ardından devam etme. | Open Subtitles | الجميع يحب بطلاً, لذا جميعنا سنحظى بنزهة قصيرة عبر المدينة, ونبكي قليلاً ثم ننتقل |
Şu anda, sanıyoruz ki polis şubelerinin %70'i otomatik plaka tarama teknolojisine sahip ve şehir boyunca insanların arabalarını takip edebiliyorlar. | TED | اليوم، نعتقد أن أكثر من 70 بالمائة من إدارات الشرطة يملكون تقنية كشف تلقائي عن لوحات الرخصة ويستخدمونها لتتبع السيارات عبر المدينة. |
Şehir yetkilileri, şehir boyunca toplam 36 bankanın alarm sisteminin harekete geçtiğini bildiriyor. | Open Subtitles | "مسؤولو المدينة ابلغوا عن وقوعمامجموعه36إنذار" "في المصارف في جميع أنحاء المدينة" |
Onları şehir boyunca yayımıştım. Tamam. | Open Subtitles | إنها منتشرة في جميع أنحاء المدينة |
Bugün Detroit'te 1.500 kişiden fazlayız ve evet 1.500 bahçe ve tarla şehir boyunca dizilmekte. | TED | في (ديترويت)، لدينا أكثر من 1,500، نعم، 1,500 حديقة ومزرعة ممتدة عبر المدينة اليوم. |
"Kuzey Platte" nehri şehir boyunca akıyor. | Open Subtitles | نهر (بلات) الشمالي يجري عبر المدينة |
"Kuzey Platte" nehri şehir boyunca akıyor. | Open Subtitles | نهر (بلات) الشمالي يجري عبر المدينة |
On birimin şehir boyunca takip edilmene yol açmadan beş dakika kadar önce bir şey görüp de korkmadan önce bir markette kendi işine bakıyordun yani. | Open Subtitles | إذن، قبل خمسة دقائق من جرّك لـ10 سيّارات (كروزر) بمطاردة عبر المدينة كنت مشغولاً بشأنك بمتجر بقالة إلى أن رأيتَ شيئاً وذعرتَ |
şehir boyunca elektrik kesintisi yaşandı. | Open Subtitles | إنقطاع الكهرباء في جميع أنحاء المدينة |
Bizi şehir boyunca kovaladı! | Open Subtitles | يطاردنا في جميع أنحاء المدينة! |