"şehirli" - Translation from Turkish to Arabic

    • من المدينة
        
    • المدن
        
    • المدينه
        
    • مدني
        
    • والمتحضرين
        
    • مدنيه
        
    • مدينة منضبطة
        
    • الحضري
        
    Aklına koyunca şehirli beyaz adamın neler yapabileceğini görmek mi istiyorsun? Open Subtitles انتم تريدون ان تروا ما يستطيع الرجل الأبيض من المدينة فعله عندما يضع الأمر في ذهنه
    şehirli beyaz adamın laneti üzerinizde, dostum. Open Subtitles لعنة الرجل الأبيض من المدينة اصابتك الأن يا صديقي
    Ve bu, sandığım gibi kalbinize dokunmazsa... koca bir şehirli kalpsizler ordususunuz demektir. Open Subtitles إذا لم يقم ذلك بتحريككم كما أعتقد فستكونون مجرد حفنة من المدن الكبرى ، ذوو القلوب المخللة
    şehirli kızlar, "gizli ve onurlu bir birey" olarak bilinmek bir eş ve anne olmak üzere terbiye edildiler. Open Subtitles فتيات المدن الذين تمت تنشأتهم على أن يكونوا زوجات وأمهات وأن يلعبوا دوراً مشرفاً فى الظل
    Bu süperman'lerden birini gözlemek hoşuma gidiyor. Bir şehirli olarak bir domuzu hiç bu kadar yakından görmemiştim.. Open Subtitles كنت لاود ان ارى واحدا من هؤلاء السوبرمانات انا فتاه من المدينه ولم ارى ابدا خنزيرا عن قرب
    Beni daha iyi durdurabilirdin. Seni lanet olası şehirli züppe... Open Subtitles من الافضل ان تدهشني سوف اقاضي ابن المدينه
    Ben şehirli bir bilgi sağlayıcıyım, gammaz değil! Open Subtitles أنا مخبر مدني ولست جاسوسا هيا هوجي ما الفرق؟
    Aptal şehirli bir züppe olduğu için onu kandırmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles حقاً؟ لن أدعك تستغله لمجرد أنه غبي من المدينة
    Gencecik bir şehirli kızın öylesi bir ihtiyar zamparada ne bulduğunu merak etmekten insan kendini alamıyor. Open Subtitles أي شخص يجب أن يتسائل، ما الذي رأتـه فتاة شابة من المدينة في مثل هذا الكبش العجوز، ما الذي يُمكن أن يُحَب فيه؟
    Birinin iki taraflı oynadığını anlamak için şehirli polis olmak gerekmez. Open Subtitles الأمر لا يتطلب شرطي من المدينة الكبيرة ليفهم أنه هناك شخص يلعب على الجهتين
    şehirli olabilirim ama ormanı iyi tanırım. Open Subtitles اسمع انا ربما من المدينة لكنني اعرف طريقي في البرية
    Sanırım şehirli tarafımdan kopmak zor olacak. Open Subtitles أعتقد أنى أوجهة أوقات صعبة فى تغير كوني فتاة من المدينة
    Bol parası olan şehirli çocuklar. Open Subtitles هيا أذهب، صل إلى مستواهم عندما تعمل بجد فتية المدن مع أموالٍ وفيره
    Ama anlasana, bir gözüm daima, siz, şehirli çocukların üzerinde olmalı. Open Subtitles حسناً ، أتعرف ، يجب أن آخذ حذري منكم يا أبناء المدن
    Dinleyin, kırsal kesimde yaşayan tüm kızlar büyük şehirli aletlere bayılır. Open Subtitles إسمع, كل فتيات الريف تحب القضيب القادم من المدن الكبيرة نوعا ما
    şehirli bir gence alışmalıyım. Open Subtitles أنا لم أعتاد بعد على وجود شخص من المدينه معنا
    Klasik şehirli kız cinayeti. Open Subtitles جرائم الجُنح و الأنتحار المُعتاده فى شمال المدينه
    Bu şehirli insanlar yüzünden aç ve fakir kaldık. Open Subtitles نحن فقراء وجوعي بسبب الناس في المدينه
    - Hayır, Larry, fazla şehirli. Miller Lite reklamını yapan adamları getirin. Open Subtitles لا لاري، مدني زيادة عن اللزوم أعرف
    Shirley ile tanış, modern, şehirli, eğlenceli ve acıkmış. Open Subtitles (تعرفي على (شيرلي هي عصريه، مدنيه ممتعه و جائعه
    şehirli kızlara benzemişsin. Open Subtitles تبدين وكأنكِ فتاة مدينة منضبطة.
    Görüyorsunuz ki Riley'in tüm çocuklar için örnek teşkil ettiğini dile getiriyorum, ve okulu bırakmanın dönem henüz başlamadan önce teslim alınan üst devreye ya da okuldaki sınıflarda şehirli orta kısımın arkasındaki bu boş sıraya kadar pek çok farklı şekilde olacağını düşünüyorum. TED بإمكاني القول بأن رَايْلِي هي مثال عن جميع الأطفال، وأعتقد بأن الهدر المدرسي يأخذ العديد من الأشكال -- كذلك الطالب الذي تخلى عن الدراسة حتى قبل بداية السنة أو ذلك المقعد الفارغ في مؤخرة الفصل بمدارس الوسط الحضري.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more