Hayır, eve hiç gelmedi başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. | Open Subtitles | كلا , لم يعد للمنزل على الإطلاق أخشى أن يكون قد أصابة مكروه |
Hayır, eve hiç gelmedi başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. | Open Subtitles | كلا , لم يعد للمنزل على الإطلاق أخشى أن يكون قد أصابة مكروه |
Başına kötü bir şey gelmiş olabilir diye endişeleniyorum. | Open Subtitles | أنا قلقة بشدة أن شيء سيء حدث له |
Başına bir şey gelmiş olmalı. Sen kandırılacak ya da terk edilecek tiplerden değilsin. | Open Subtitles | لابد أن شيئاً ما قد حدث، إنك لست من النوعية التى يهجرها أحد إذا عرفها |
Pembe fidanlığa dönerken başınıza kötü bir şey gelmiş olabileceğinden kormuştuk. | Open Subtitles | شعرنا بالخوف الشديد أن يكون مكروهاً قد أصابك |
Önceden benim başıma böyle bir şey gelmiş olsaydı asla dedektif olmayı başaramazdım. | Open Subtitles | لو أنّ شيئاً من هذا القبيل حدث لي حينها لما نلتُ منصب المحقّقة |
Başına korkunç bir şey gelmiş olabilecek geçmiş yaşantısında kapana kısılır. | Open Subtitles | إنها ستكون مُحاصرة بحياتها السابقة، حيث قد يصيبها مكروه هناك |
O an, kızkardeşimin başına bir şey gelmiş olabileceğini ilk farketmemdi, ve sonra evime, plandığımızı günde gelmedi. | Open Subtitles | عندها عرفت أنه حدث لها مكروه و عندما لم تصل للمنزل في موعدها |
Sonra da başkasıyla yatmadıysa başına bir şey gelmiş olabileceği aklıma geldi. | Open Subtitles | ومن ثم فكرت ماذا لو لم تكن تفعل ذلك؟ ماذا لو أصابها مكروه ما؟ |
Çok endişeleniyorum. Ne de olsa başına bir şey gelmiş olabilir. | Open Subtitles | انى قلق من ان يكون قد حدث لها اى مكروه |
Jessi'yi terk ettiğini sanmıyorum. Başına bir şey gelmiş. | Open Subtitles | لا أظن انه تخلت عن (جيسي) لقد حدث مكروه لها |
Başına bir şey gelmiş olmalı. | Open Subtitles | لابد أن هنالك مكروه حدث له. |
Başına bir şey gelmiş olmasın, saat 10'u geçti. | Open Subtitles | لابد و أن شيء حدث لها الساعه 10: |
Sanki az önce başına çok iyi bir şey gelmiş gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو كما لو أن شيء جيد حدث لك. |
Arkadaşının başına bir şey gelmiş olabileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | إنها تعتقد أن شيء ما قد حدث لصديقها |
Böyle çılgınca nefretle dolman için başına korkunç bir şey gelmiş olması lazım. | Open Subtitles | لابد أن شيئاً مريعاً ما قد حدث لكِ، لكي يملؤكِ بكل هذه الكراهية الجنونية. |
Orada başına bir şey gelmiş olmalı öyle olmasaydı ayrıldığı ana geri dönerdi ve biz onun yokluğunu fark etmezdik bile. | Open Subtitles | لابد أن شيئاً ما قد حدث له هناك وإلا لكان عاد إلى النقطة التي غادر منها و، ونحن لم نكن حتى لنلاحظ غيابه |
Bence başına mühim bir şey gelmiş olabilir... | Open Subtitles | أعتقد أن شيئاً هاماً قد حدث هناك |
Başına bir şey gelmiş olabileceğini düşünmediniz mi hiç? | Open Subtitles | ألم يخطر ببالكما أنّ مكروهاً قد أصابها ؟ |
Şimdi o da kayıp ve onun da başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. | Open Subtitles | لكنّها مفقودة الآن وأخشى أنّ مكروهاً أصابها أيضاً |
Şimdi o da kayıp ve onun da başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. | Open Subtitles | لكنّها مفقودة الآن وأخشى أنّ مكروهاً أصابها أيضاً |
Önceden benim başıma böyle bir şey gelmiş olsaydı asla dedektif olmayı başaramazdım. | Open Subtitles | لو أنّ شيئاً من هذا القبيل حدث لي حينها لما نلتُ منصب المحقّقة |