"şey gelmiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • مكروه
        
    • أن شيء
        
    • أن شيئاً
        
    • مكروهاً
        
    • أنّ شيئاً
        
    Hayır, eve hiç gelmedi başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. Open Subtitles كلا , لم يعد للمنزل على الإطلاق أخشى أن يكون قد أصابة مكروه
    Hayır, eve hiç gelmedi başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. Open Subtitles كلا , لم يعد للمنزل على الإطلاق أخشى أن يكون قد أصابة مكروه
    Başına kötü bir şey gelmiş olabilir diye endişeleniyorum. Open Subtitles أنا قلقة بشدة أن شيء سيء حدث له
    Başına bir şey gelmiş olmalı. Sen kandırılacak ya da terk edilecek tiplerden değilsin. Open Subtitles لابد أن شيئاً ما قد حدث، إنك لست من النوعية التى يهجرها أحد إذا عرفها
    Pembe fidanlığa dönerken başınıza kötü bir şey gelmiş olabileceğinden kormuştuk. Open Subtitles شعرنا بالخوف الشديد أن يكون مكروهاً قد أصابك
    Önceden benim başıma böyle bir şey gelmiş olsaydı asla dedektif olmayı başaramazdım. Open Subtitles لو أنّ شيئاً من هذا القبيل حدث لي حينها لما نلتُ منصب المحقّقة
    Başına korkunç bir şey gelmiş olabilecek geçmiş yaşantısında kapana kısılır. Open Subtitles إنها ستكون مُحاصرة بحياتها السابقة، حيث قد يصيبها مكروه هناك
    O an, kızkardeşimin başına bir şey gelmiş olabileceğini ilk farketmemdi, ve sonra evime, plandığımızı günde gelmedi. Open Subtitles عندها عرفت أنه حدث لها مكروه و عندما لم تصل للمنزل في موعدها
    Sonra da başkasıyla yatmadıysa başına bir şey gelmiş olabileceği aklıma geldi. Open Subtitles ومن ثم فكرت ماذا لو لم تكن تفعل ذلك؟ ماذا لو أصابها مكروه ما؟
    Çok endişeleniyorum. Ne de olsa başına bir şey gelmiş olabilir. Open Subtitles انى قلق من ان يكون قد حدث لها اى مكروه
    Jessi'yi terk ettiğini sanmıyorum. Başına bir şey gelmiş. Open Subtitles لا أظن انه تخلت عن (جيسي) لقد حدث مكروه لها
    Başına bir şey gelmiş olmalı. Open Subtitles لابد أن هنالك مكروه حدث له.
    Başına bir şey gelmiş olmasın, saat 10'u geçti. Open Subtitles لابد و أن شيء حدث لها الساعه 10:
    Sanki az önce başına çok iyi bir şey gelmiş gibi görünüyorsun. Open Subtitles تبدو كما لو أن شيء جيد حدث لك.
    Arkadaşının başına bir şey gelmiş olabileceğini düşünüyor. Open Subtitles إنها تعتقد أن شيء ما قد حدث لصديقها
    Böyle çılgınca nefretle dolman için başına korkunç bir şey gelmiş olması lazım. Open Subtitles لابد أن شيئاً مريعاً ما قد حدث لكِ، لكي يملؤكِ بكل هذه الكراهية الجنونية.
    Orada başına bir şey gelmiş olmalı öyle olmasaydı ayrıldığı ana geri dönerdi ve biz onun yokluğunu fark etmezdik bile. Open Subtitles لابد أن شيئاً ما قد حدث له هناك وإلا لكان عاد إلى النقطة التي غادر منها و، ونحن لم نكن حتى لنلاحظ غيابه
    Bence başına mühim bir şey gelmiş olabilir... Open Subtitles أعتقد أن شيئاً هاماً قد حدث هناك
    Başına bir şey gelmiş olabileceğini düşünmediniz mi hiç? Open Subtitles ألم يخطر ببالكما أنّ مكروهاً قد أصابها ؟
    Şimdi o da kayıp ve onun da başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. Open Subtitles لكنّها مفقودة الآن وأخشى أنّ مكروهاً أصابها أيضاً
    Şimdi o da kayıp ve onun da başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. Open Subtitles لكنّها مفقودة الآن وأخشى أنّ مكروهاً أصابها أيضاً
    Önceden benim başıma böyle bir şey gelmiş olsaydı asla dedektif olmayı başaramazdım. Open Subtitles لو أنّ شيئاً من هذا القبيل حدث لي حينها لما نلتُ منصب المحقّقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more