Hoş değil ama bir şey yapmazsak hafta sonuna kadar ölmüş olacaksın. | Open Subtitles | ليس أمراً جميلاً، لكن إن لم نفعل شيئاً فستموتين في نهاية الأسبوع |
Bir şey yapmazsak 60 gün içerisinde karaciğer yetersizliğinden ölecek. | Open Subtitles | إن لم نفعل شيئاً ستموت بانهيار الكبد خلال 60 يوم |
Ama bir şey yapmazsak onun öleceğini de biliyoruz. | Open Subtitles | لكننا نعلم انه سيموت اذا لم نفعل شيء انا اسف. |
Biz bir şey yapmazsak şirketin kontrolünü tamamen yitirecek. | Open Subtitles | ان بقيت عل موقفها ستخسر التحكم في الشركة على وجهٍ دائم ان لم نفعل شيء |
24 saat içinde bir şey yapmazsak, Zion yok olacak. | Open Subtitles | ان لم نفعل شيئا ً خلال 24 ساعة، سيتم تدمير زايون |
Bu hayvanları korumak için şimdi bir şey yapmazsak 10 yıldan daha az bir süre içinde soyları tükenebilir. | TED | وقد تنقرض.. خلال أقل من 10 أعوام.. إن لم نفعل شيئًا لحمايتها |
Önlemek için bir şey yapmazsak, önümüzdeki 40 yıl içinde küresel çapta bir nörolojik hastalık salgınıyla karşı karşıya kalacağız. | TED | ما لم نفعل شئ لنتجنبه خلال الـ 40 عاما القادمه نحن مواجهون بوباء للامراض العصبيه علي مستوي العالم |
Hiçbir şey yapmazsak, önümüzdeki iki yıl içinde jiroskoplar ya da bataryalar kullanılmaz hale gelecek ve teleskop kontrolden çıkacak. | Open Subtitles | إن لم نفعل شيئاً فخلال سنتين من الأن إما أداة تحديد الإتجاه أو بطارياته ستتلف وسوف يسقط خارجاً عن السيطرة |
Goa'uld ile karşı karşıya gelmenin risklerini biliyoruz, ancak eğer hiç bir şey yapmazsak onbinlerce insanın hayatı yitirilecek. | Open Subtitles | نعلم مخاطر لمواجهة الجواؤلد و لكن عشرات الآلاف من الأرواح ستُفقد إن لم نفعل شيئاً |
Hoş değil ama bir şey yapmazsak hafta sonuna kadar ölmüş olacaksın. | Open Subtitles | ليس أمراً جميلاً، لكن إم لم نفعل شيئاً ستموتين بنهاية الأسبوع |
Bir şey yapmazsak, bir hafta içinde Atlantik'e ulaşacak. | Open Subtitles | إذا لم نفعل شيئاً خلال اسبوع سوف يصل إلى المحيط الأطلسي |
Eğer bir şey yapmazsak, bugün ya da bir hafta içinde ölecek. | Open Subtitles | إن لم نفعل شيئاً ستموت خلال يوم أو ربما أسبوع |
Hiçbir şey yapmazsak binlerce erkek, kadın ve çocuk ölecek. | Open Subtitles | رجال، نساء وأطفال سيموتون بالآلاف إذا لم نفعل شيء |
Bu herneyse, eğer bir şey yapmazsak buraya girecek. | Open Subtitles | أي إن كان، سيندفع إلى هنا، إن لم نفعل شيء |
Bak, hiçbir şey yapmazsak, ölecek. | Open Subtitles | بالتأكيد ستفعل إذا, لم نفعل شيء سيموت |
Bir şey yapmazsak her şekilde ölecekler zaten. | Open Subtitles | إذا لم نفعل شيء ,هم موتى على أي حال |
24 saat içinde bir şey yapmazsak, Zion yok olacak. | Open Subtitles | ان لم نفعل شيئا ً خلال 24 ساعة، سيتم تدمير زايون |
Hiçbir şey yapmazsak, zaten ölecek. | Open Subtitles | على طاولة العمليات إذا لم نفعل شيئا سيموت |
Hepimiz fırtınanın gözünde duruyoruz, ama göz kapanıyor eğer bir şey yapmazsak, gerçeklik hiç var olmamış olacak. | Open Subtitles | و ان لم نفعل شيئا بسرعة فالواقع لن يكون قد حدث أبدا |
Bunu durdurmak için hiçbir şey yapmazsak 2040'a kadar Mısır'daki tüm sahalar yağmalanmış olacak. | TED | إن لم نفعل شيئًا لوقف هذه المشكلة، فكل المواقع المصرية سوف تتأثر بالنهب بحلول 2040. |
Bir şey yapmazsak içeridekiler ölecek. | Open Subtitles | هؤلاء الناس سيموتون إن لم نفعل شئ |
Hemen bir şey yapmazsak hepimiz donarak öleceğiz. Prens Hans. | Open Subtitles | إن لم نقم بشيء ما عمّا قريب، فسنتجمّد للأبد |
Farkındaysan diğer trenle çarpışacağız. Bir şey yapmazsak hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | نحن فى طريقنا للتصادم إذا لم نفعل شيء، سوف نموت |