"şeyler olacak" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستحدث أمور
        
    • ستحدث أشياء
        
    • ستحدث اشياء
        
    • ما سيقع
        
    • شيء ما سيحدث
        
    • شيئاً ما سيحدث
        
    • شيئًا ما سيحدث
        
    • سيكون لدينا شيء
        
    Küçülüp onu tekrar eski haline getirebilirim ama daha önemlisi o dengesiz parçacıkları kontrol altına almalıyız yoksa kötü şeyler olacak. Open Subtitles أستطيع أن أتقلص وأعيده الى حجمه الطبيعي، لكن الأهم من ذلك، علينا احتواء الجزيئات غير المستقرة أو ستحدث أمور سيئة.
    Dinleyin. Kötü şeyler olacak. Bu, pazarlık edilebilir değil. Open Subtitles اسمعوا، ستحدث أمور سيئة وهذا غير قابل للتفاوض.
    "Eğer hergün balık kanadı çıkmazsa burda çok kötü şeyler olacak." Open Subtitles ستحدث أشياء سيئة إن لم تقدم أجنحة السمك كل يوم
    Birkaç gün sonra, Mode 'da büyük şeyler olacak. Open Subtitles ما هذا ؟ ستحدث اشياء ذو صدى كبير بالأيام القليلة القادمة
    Bir şeyler olacak ve sen benim bu konuda bilgili olduğumu sanıyorsun. Open Subtitles أمرٌ ما سيقع و تظنّونني أعلم بشأنه
    Yakında bir şeyler olacak, ve hepsi de Abu Nazir'in hayatındaki belli bir zamanla ilgili açık olmam gerekirse. Open Subtitles شيء ما سيحدث قريباً وله علاقة بفترة محددة في حياة أبو نزير، الأصفر البور
    Her zaman bir şeyler olacak gibi hissediyorum ama hiçbir şey olmuyor. Open Subtitles ... دائماً ما ينتابني شعور بأن . شيئاً ما سيحدث ولكنه لا يتم مطلقاً
    Sanırım bir şeyler olacak. Open Subtitles أعتقد أن شيئًا ما سيحدث
    Onun için özel planlanmış bir şeyler olacak. Open Subtitles سيكون لدينا شيء مميز جدّا حضّرناه له.
    Def ol git buradan ve sakın geri dönme. Kötü şeyler olacak burada. Open Subtitles اغرب من هنا ولا ترجع ستحدث أمور فظيعة
    - Kötü şeyler olacak burada. - Ne yapıyorsunuz? Open Subtitles ستحدث أمور فظيعة - ماذا تفعلون؟
    Bundan sonra inanılmaz şeyler olacak. Open Subtitles ستحدث أشياء غير قابلة للتصديق من الآن فصاعدا
    Uzak durmazsan korkunç şeyler olacak. Open Subtitles ستحدث أشياء فظيعة إذا أنت لم تبتعدى
    Bazı şeyler olacak. Open Subtitles ستحدث أشياء.
    Öğrendiğinde bile, yine bir avuç serseriyle çıkacaksın ve korkunç şeyler olacak. Open Subtitles وعندما تعرفين، سوف تظلين تواعدين رجال سيئون و ستحدث اشياء فظيعة
    Çok fena şeyler olacak. Open Subtitles شيء ما سيقع هنا! شيء ما سيقع!
    Bu gece konserde bir şeyler olacak. Open Subtitles شيء ما سيحدث في حفل الليلة ، حسنا؟
    Orada bir şeyler olacak. Open Subtitles شيئاً ما سيحدث هناك بالخارج.
    Bir şeyler olacak. Open Subtitles شيئًا ما سيحدث
    Nassau düşerse, geleceğimizi güvene almak için geride bırakmamız gereken şeyler olacak. Open Subtitles لو سقطت (ناسو)، سيكون لدينا شيء على الجانب لنؤمن مستقبلنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more