Beni tanıdığını ve buna değeceğimi sanıyorsun ama kötü şeyler yapmış biriyim ben. | Open Subtitles | أنتتظنأنكتعرفني, أننيأستحقالانقاذ, لكنني فعلت أشياء سيئة |
Ne olduğu umurumda bile değil. Önemli olan kimseye söyleyemeyeceğiniz şeyler yapmış olmanız. | Open Subtitles | ما أقصده، لقد فعلت أشياء. أشياء لا يمكنك أن تقولها. |
Tanrı'm, korkunç şeyler yapmış. Öldürdüğü insanları doğrayıp küçük parçalara ayırmış. | Open Subtitles | يا إلهى , لقد فعل أشياء مروعة . لقد قتل الناس و قطعهم إلى قطع صغيرة |
Esasında sindirilmiş, evlilik eşitliği için savaşmış başka birisine bir şeyler yapmış ve yapmakta olan birini incitir. | Open Subtitles | شخص أُرعب في الواقع شخص كافح بشدة في حق المساواة بالزواج شخص فعل أشياء لشخص آخر |
Ancak bildiğimiz gibi Kurotsuchi-san farklı biri, ve kendisine bir şeyler yapmış olabilir. | Open Subtitles | ولكن ، مثلما تعرفون فإن كروتشسكي-سان شخص مختلف، لربما فعل شيئاً ما لنفسه |
- Sirenini açması için bir şeyler yapmış olmalısın. | Open Subtitles | لا بد أنك فعلت شيئا له جعله يشغل -الضوء اللعين . |
Sıradışı bazı şeyler yapmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو لي أنّه قام ببعض الأمور البسيطة غير الاعتياديّة |
Sadece bilmeni isterim, kötü şeyler yapmış olman seni kötü bir çocuk yapmaz. | Open Subtitles | - نعم - أريدك فقط أن تعرف قد تكون فعلت أشياء مشينة |
- Doktor geçmişte pek de hoş olmayan şeyler yapmış. | Open Subtitles | -الدكتورة فعلت أشياء تطرح التسائل في الماضي... |
Annene bazı kötü şeyler yapmış | Open Subtitles | فعل أشياء سيئة جدا لأمك |
başka şeyler yapmış olabilir... | Open Subtitles | ربما فعل أشياء, |
Savcı sana... baya kötü şeyler yapmış olmalı... ki sende... silahını alıp buralara kadar gelmişsin... ve hayatını tehlikeye sokuyorsun? | Open Subtitles | إذاً... هذاالمدعيبالتأكيد... بالتأكيد فعل شيئاً سيئاً لك أليس كذلك؟ |
Bir şey söylemiş olmalı. Bir şeyler yapmış olmalı. | Open Subtitles | لابد انه قال شيئاً أو فعل شيئاً |
Ailemizden birileri şu anda bizim bedelini ödüyor olduğumuz şeyle ilgili uzun zaman önce bir şeyler yapmış olmalılar? | Open Subtitles | إنّ أحدهم في عائلتنا ...ربّما فعل شيئاً قبل زمنٍ سحيق ندفع ثمنه الآن ؟ |
Bir şeyler yapmış olmalısın. | Open Subtitles | يجب قد فعلت شيئا. |
Bir şeyler yapmış olman lazım ama. | Open Subtitles | -لا بأس، لا بد من أنك فعلت شيئا |
Tamam, Silver'a çok kötü şeyler yapmış olabilirim. | Open Subtitles | نعم, لقد فعلت شيئا شنيعا ل(سيلفر). |
Walpole'de bir şeyler yapmış olabilir bence. | Open Subtitles | في الواقع، أظنه ربما قام ببعض الأمور في (والبول) |
Silva'nın bilgisayarına bakıyorum da görünüşe göre sıra dışı bir şeyler yapmış. | Open Subtitles | مِنْ خلال البحث في كمبيوتر (سيلفا)... يبدو لي أنّه قام ببعض الأمور البسيطة غير الاعتياديّة |