Sonsuza dek şişenin içinde yaşamaya mahkum edilmiş efsanevi bir yaratıktı. Köpek-at içtim. | Open Subtitles | مخلوق أسطورى حكم عليه بالعيش فى زجاجة الى الأبد. |
Bu lanet şişenin içinde kahrolası faşizm var. | Open Subtitles | . هذه فاشية لعينه فى زجاجة العن |
Bu lanet şişenin içinde kahrolası faşizm var. | Open Subtitles | . هذه فاشية لعينه فى زجاجة العن |
Hatta, ağzı kapalı bir şişenin içinde olsanız, yine de ölmezsiniz, ve daha fazla temiz havaya ihtiyaç duymazsınız. | TED | في الواقع، يمكن أن تكون في زجاجة مغلقة، ولن تموت ولن تحتاج إلى أي هواء نقي |
Yaftalamaya, tedavi etmeye sonra da işinize bakmaya o kadar isteklisiniz ki sanki bir isim koymak sorunları çözecek sanki bütün cevaplar bir şişenin içinde. | Open Subtitles | كلكم مستعدون ان تصنفوا, وتعالجوا بالأدوية,وتستمروا كم لو أن الإسم يعني شيئاً, كما لو أن كل الحلول في زجاجة. |
Alkol üstünde korsan olan şişenin içinde. | Open Subtitles | الكحول فى زجاجة عليها رسمة قرصان |
bayan Kane'nin nasıl böyle bir hata yapabilecek duruma geldiğini hayal edemiyorum doktor Wagner 'in ona verdiği ağrı kesici büyük bir şişenin içinde bir yerlerde yeni bir operaya hazırlanmanın gerginliği onu heyecanlandırıyor ve şaşırtıyor evet emin ki öyledir burda onunla kalmamın mahzurları nedir | Open Subtitles | لا يمكننى تخيل ذلك ، كيف ترتكب السيدة (كين) مثل هذا الخطأ الأحمق (العقار المُسكن الذى أعطاه لها الطبيب (واجنر كان فى زجاجة أكبر إلى حد ما التوتر الناجم عن الإعداد للأوبرا الجديدة جعلها منفعلة ومشوشة |
Ve benim için de bu verici dubayı bulmak suya bırakılmış bir şişenin içinde mesaj bulmak gibiydi. | Open Subtitles | وهكذا، بالنسبة لي، وجدت أن العوامة كان مثل العثور على رسالة في زجاجة. |
Doğru duydun, Ricardo. şişenin içinde gemi var. | Open Subtitles | هذا صحيح يا ريكاردو سفينة في زجاجة |
~ Düşlerimdeki şehir, şişenin içinde bohçalanıyor. ~ | Open Subtitles | أعبر مدينة أحلامي المجمعة في زجاجة |