Ona bizimle arabada oturmamasını söyledik. O da şimdi bizimle yürümek istemiyor. | Open Subtitles | لقد طلبنا منه ألا يركب معنا الآن يقول إننا لا يمكننا أن نسير معه |
Evet, evet, bir kaç saniye daha, şimdi bizimle olurdu? | Open Subtitles | نعم، لثواني قليلة فقط لكانت ما زالت معنا الآن |
Ya da şimdi bizimle insanlarını hayatta tutabilirsin. | Open Subtitles | إخرج معنا الآن و حافظ على روح شعبك حية داخلك |
Hayır, ya şimdi bizimle konuşur ya da şansını jüriyle dener. | Open Subtitles | لا سيتحدث معنا الآن او سيجرب حظوظه مع هيئة المحلفين |
Güvenliğiniz için hemen şimdi bizimle gelmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | من أجل سلامتك ، تحتاجين إلى القدوم معنا الآن |
şimdi bizimle birlikte China Light'e gel. | Open Subtitles | عد ثانية إلى ضوء الصين معنا الآن |
İstemediğin kadar suya sahip olacaksın, Victor. Sadece şimdi bizimle gelmeniz yeter. | Open Subtitles | ستأخذ الكثير من الماء يا (فيكتور)، نريدُك فقط أن تأتي معنا الآن |
Neden şimdi bizimle bir kavga içine girsin? | Open Subtitles | لماذا يختار شجاراً معنا الآن ؟ |
Bu kadınlar şimdi bizimle gidecek ve onlara elini sürmeye cüret eden olursa bizzat bana hesap verecek. | Open Subtitles | هؤلاء النسوة سيغادرن معنا الآن... وإذا تجرأ أيُّ شخص .. على لمس إصبع منهم, |
Olacağı budur işte. şimdi bizimle dönüyorsun. | Open Subtitles | هذا ما سيصيبك، ستعود معنا الآن. |
şimdi bizimle kal. | Open Subtitles | . إبقَ معنا الآن |
şimdi bizimle gelmelisin evlat. | Open Subtitles | عليك ان تأتي معنا الآن بني. |
Şimdi, bizimle gelmen gerek. | Open Subtitles | ولكن عليك أن تأتي معنا الآن |
şimdi bizimle geri gelmelisin. | Open Subtitles | عليك أن تعود معنا الآن |
şimdi bizimle geleceksin. | Open Subtitles | ستأتي معنا الآن |
şimdi bizimle gelmelisin. | Open Subtitles | عليك أن تأتي معنا الآن. |
Onun gösterici gözü şimdi bizimle. | Open Subtitles | عيونه المبشرة هي معنا الآن |
şimdi bizimle geleceksin! | Open Subtitles | أنت - ستأتين معنا الآن - |
o şimdi bizimle. | Open Subtitles | إنه معنا الآن |
O şimdi bizimle. | Open Subtitles | إنه معنا الآن |