Pers Prensi, nadide hazine arayışıyla Şiraz çarşısına gelmişti. | Open Subtitles | وفى البحث عن الكنز النادر الأمير الفارسى جاء إلى أسواق شيراز |
30 derece kuzeyde, Ürdün'ün Akaba ve İran'ın Şiraz kentlerinden başlayıp batıya doğru gidiyor. | Open Subtitles | ثلاثون درجة شمالاً ثم غرب "العقبة" في "الأردن" و"شيراز" في "إيران" خط عرض الخيل |
Şiraz'dan Tahran'a giderken, annemin korunması için Ayet el-Kürsi'yi okumuştum. | Open Subtitles | أتذكر عندما كنت فى الطريق " من " شيراز " إلى " طهران تلوت أية الكرسى |
Şehrimiz olan Şiraz'dan Tahran'a yolculuk yaptık. | Open Subtitles | سافرنا من مدينتنا شيراز إلى طهران |
Şiraz'da gerçekleştiğine dair haber böyle yayıldı. | Open Subtitles | و هو حدوث حفلة كهذه فى مدينة شيراز |
Sen masana oturup... yeni Şiraz şarabını dene, bırak da restoranla Lance ilgilensin. | Open Subtitles | جَرِب أنت ال"شيراز" الجديد و اجلس على طاولتك و دع (لانس) الطيب العجوز يهتم بالمكان |
2005'te Mojtaba Şiraz'da Mehrdad diye bir adamla bir evlilik töreni gerçekleştirdi | Open Subtitles | (فى عام 2005 أقام (مجتبى حفل زفاف فى مدينة شيراز (مع شاب يدعى (محرداد |
Bu bir Şiraz'dı değil mi? | Open Subtitles | لقد كان شيراز , صحيح ؟ |
Başkan Şiraz'ın Amerika ziyareti nedeniyle mi? | Open Subtitles | و الرئيس (شيراز) في طريقه لزيارة الولايات المتحدة ؟ |
Başkan Nussir Şiraz'ın Amerika ziyaretine karşı çıkıyor. | Open Subtitles | (الرئيس (نصير) مُعارض تماماً لزيارة (شيراز إلى الولايات المتحدة الأمريكية. |
Özellikle de Şiraz ziyareti arifesinde ve gelmiş geçmiş en önemli barış görüşmeleri varken. | Open Subtitles | (ليس في أمسية زيارة (شيراز ومحادثات السلام الأكثر أهمية في الذاكرة الحديثة. |
Video ortaya çıkacaksa da çıktığında Şiraz'ın ziyareti sona ermiş olur, dünya Orta Doğu barışına odaklanır, Suriyeliler deli gibi görünür, çocuklar da zaten orada olmaması gereken serseriler olur. | Open Subtitles | في الوقت الذي سيخرج فيه للعلن، هذا إن حدث، زيارة (شيراز) تكون قد إنتهت. تركيز العالم سيكون على السلام |
İster inan ister inanma Eylül 1958 babanla Şiraz'da ilk buluşmamız. | Open Subtitles | صدقيأولا تصدقي.. هذا سبتمبر عام 1985، عندما قابلت والدكِ أول مرة في (شيراز). |
Bu Şiraz şarabının damakta bıraktığı tat gerçekten çok güzel... | Open Subtitles | انا حقاً اعجبني مذاق .. (هذا الـ (شيراز |
Sanırım bu Şiraz halısı yanılmıyorsam. | Open Subtitles | أنا أثمن أصالة " شيراز " |
- Kaberne mi istersin Şiraz mı? | Open Subtitles | -إذًا أتودّين (كابرنيت) أم (شيراز)؟ |
Oh, bir bardak Şiraz. Teşekürler. | Open Subtitles | كأساً من "شيراز" فحسب، شكراً |
Bir bardak Şiraz şarabı. | Open Subtitles | زجاجة شيراز |
- Ben Şiraz şarabı alayım. | Open Subtitles | -سأتناول (شيراز ) |
Bir şişe Şiraz, paket olsun. | Open Subtitles | زجاجة شيراز |