Haberleri sunarken, şirketimiz için edepsiz bir reklâm yayınlayamayız. | Open Subtitles | لا يمكن أن يكون لدينا إعلان عديم الحياء لشركتنا الأم يدور أثناء نشرة الأخبار |
şirketimiz için, umutların tamamen tükenmediğini göstermek için. | Open Subtitles | لأبين لكم، كما آمل ، بأن كل هذا ليس بخسارة لشركتنا |
Şu an önünüzde duran anlaşma, benim kararlarıma göre şirketimiz için şu durumda olabilecek en güçlü durumu yansıtmaktadır. | Open Subtitles | الرزمة التي أمامكم ...تمثل، حسب إجتهادي الموقف الممكن والأقوى ... لشركتنا في الظروف الحالية |
şirketimiz için önemli olan bir yönden bahsetmeyi unutmuşsunuz. | Open Subtitles | هذا مهم لقد نسيت ان تظهر عنصرا مهماً أخر في شركتنا |
şirketimiz için önemli olan bir yönden bahsetmeyi unutmuşsunuz. | Open Subtitles | لقد نسيت أن تذكر عنصر آخر مهم في شركتنا |
şirketimiz için mükemmel bir fırsat olacak. | Open Subtitles | هذه قد تكون فرصة ممتازة لشركتنا |
Hazine bonolarını Çinlilere satın, oradan gelen para şirketimiz için kredi olarak kullanılabilir. | Open Subtitles | إذًا سنبيع حبوب (تي) إلى الصينيين وهذه الأموال في المقابل سنستخدمها كقرض لشركتنا |
şirketimiz için pek de iyi bir görüntü olmaz. | Open Subtitles | ليست صورة مشرّفة لشركتنا |
Bu bizim şirketimiz için çok büyük bir iş olabilir. | Open Subtitles | سيكون ذلك كبيرا جدا لشركتنا |
5 bin dolar fazla gözükmese de şirketimiz için fazla bir paraydı ve şu zamana kadar çıkarılmamış bir fosile kimse bu kadar vermemişti. | Open Subtitles | على الرّغمِ من أنّ مبلغ ... الخمسةِ آلاف دولار لا يبدو مبلغاً كبيراً بل كان الكثيرُ مِن المال ... لشركتنا لإنفاقه ولم يدفع أحدٌ من قبل ذلك المبلغ الكبير مُقابِل أحفوريّة غير مُكتشفة مِن قبل |
Bu bizim şirketimiz için geçerli değil. | Open Subtitles | - حسنا, ذلك لا يحدث في شركتنا |