Madem çıkıyorsun, şu mektubu da atar mısın? | Open Subtitles | بما أنكِ ستخرجين أيمكنكِ أرسال هذه الرسالة |
Oğlumdan gelen şu mektubu oku. Uzakta çalışıyor. | Open Subtitles | إقرأ علي هذه الرسالة أنها من إبني الذي يعمل بعيداً |
Hefner, Aslında Shelley gitti. Size şu mektubu vermemi söyledi. | Open Subtitles | سيد هيفنر شيلي قد ذهبت وقد أخبرتني أن أعطيك هذه الرسالة |
Kocanla ilgili olan şu soruşturmayı yaptım ve İngiliz Donanması'ndan şu mektubu aldım. | Open Subtitles | لقد قمتُ بذلك التحقيق بخصوص زوجك ,و وإستلمتُ هذه الرسالة |
şu mektubu al, götürecek dürüst bir kayıkçı bu. | Open Subtitles | خذ هذه الرسالة اعثر على ملّاح صادق لإيصالها لا يجب على أحد معرفة ذلك |
Benice'in dolabında şu mektubu buldum. | Open Subtitles | في خزانة برنيس ، ولقد وجدت... ... هذه الرسالة. |
şu mektubu tut. | Open Subtitles | أمسك هذه الرسالة |
şu mektubu bana ver ve işine devam et. | Open Subtitles | أعطني هذه الرسالة وباشر عملك |
En azından şu mektubu okuyun! | Open Subtitles | اقرأ هذه الرسالة على الأقل! |
Yani, Serena'nın babası, Lily kendisini görmeye geldiğinde beraber olduklarına dair şeylerin yazdığı şu mektubu, Lily'le babamın sorun yaşamasını ve hatta ayrılmasını umarak yollamış. | Open Subtitles | اذا والد (سيرينا) أرسل لها هذه الرسالة يقول فيها أنه كان برفقة (ليلي) عندما أتت لرؤيته... . |