"şu silahı" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذا السلاح
        
    • هذا المسدس
        
    • ذلك السلاح
        
    • تلك البندقية
        
    • ذلك المسدس
        
    • أن سلاح
        
    • السلاح عن
        
    • هذه البندقية
        
    • ضع المسدس
        
    • عن إشهار سلاحك
        
    • السلاح جانباً
        
    • المسدس عن وجهي
        
    • ذاك المدفع
        
    Ver şu silahı. Git buradan. Söğütlerin arasına git ve bekle. Open Subtitles اعطني هذا السلاح ، الآن ابتعد من هنا اذهب إلى الغابة و اختبئ
    Ver şu silahı. Git buradan. Söğütlerin arasına git ve bekle. Open Subtitles اعطني هذا السلاح ، الآن ابتعد من هنا اذهب إلى الغابة و اختبئ
    Sen dümende kal. Bir dakika. şu silahı ver. Open Subtitles كن متأهبا عند عجلة القيادة انتظر، أعطني هذا المسدس
    Tamam. Ver şu silahı bana. Open Subtitles هيا اعطني هذا المسدس الرجل الذي سألت عنه
    Biriniz, hanginiz umurumda değil şu silahı alsın ve beni vursun. Open Subtitles الأن أي منكما .. ولا أهتم من سيكون ليلتقط ذلك السلاح ويطلق النار علي
    Sok şu silahı yerine Danielle. Open Subtitles ضع تلك البندقية بعيدا، دانيل. تلك الشرطة هناك.
    şu silahı her ateşlediğinde_BAR_yazışmalarım üç ay geriye gidiyor. Open Subtitles كلما تشهر ذلك المسدس تتأخر معاملتي الورقية لثلاثة
    Polisler maden ocaklarını kontrol etmezler. şu silahı suratımdan çek yoksa tokadı yersin. Open Subtitles الشرطة لن تفحص الحفر أبعدي هذا السلاح عن وجهي وإلا صفعتك
    Adam duymadı, o yüzden oralı olmadı. - Ver şu silahı! Open Subtitles ـ كانوا يعلمون و لم يهتموا ـ اعطيني هذا السلاح
    Sinclair, ne olur ne olmaz diye yanına al şu silahı. Open Subtitles سنكلير , خذ هذا السلاح فى حال قابلتك أى مشكلة على الطريق
    Hiç kimse bana şantaj yapamaz! İndir şu silahı! Open Subtitles ضع هذا المسدس جانباً، مع من تظنك تتعامل؟
    - Kaldır şu silahı. Kabuslara çare olmaz. Open Subtitles -أبعد هذا المسدس يا كولونيل ان المدفعية ليست ملائمة للكوابيس
    şu silahı yavaşça yere bırak ve teslim ol. Open Subtitles لو انك فقط انزلت هذا المسدس وهدأت
    Siz boşa kürek çekerken ben şu silahı düşünüyordum. Open Subtitles الآن، بينما كنتما مشغولين بمطاردة ذيليكما كنت أفكّر بشأن ذلك السلاح
    Doktor, şu silahı kap. Tüneli kontrol etmeni istiyorum. Open Subtitles دكتور، إجلب ذلك السلاح أريدك أن تقوم بتغطية النفق
    Kaldır şu silahı Danielle. Open Subtitles نقطة تلك البندقية بعيدا، دانيل. أخبرك.
    Ver şu silahı bana. Open Subtitles أعطني تلك البندقية.
    şu silahı belimden çek ya da emniyete kapa, lütfen. Open Subtitles ابعد ذلك المسدس عن ظهري او ضعه في وضع الامان لو سمحت
    şu silahı istiyorum. Open Subtitles أريد أن سلاح.
    Bu olmalı. Tut şu silahı. Open Subtitles أمسك هذه البندقية بلانك , أعطنى المفاتيح
    Şimdi birilerini vurmadan şu silahı ortadan kaldır. Open Subtitles والأن ضع المسدس جانباً،قبل أن تقتل أي شخص
    - İndir şu silahı! Open Subtitles توقف عن إشهار سلاحك - !
    Bırak şu silahı. Open Subtitles ضعي السلاح جانباً
    Çek şu silahı şimdi yüzümden... Open Subtitles أبعدي المسدس عن وجهي, هل يمكنك؟
    Guarnere, Malarkey, Lorraine, şu silahı emniyete alın. Open Subtitles غارنير ، مالاركي ، لورين أمّنوا على ذاك المدفع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more