"şu tarafa" - Translation from Turkish to Arabic

    • إلى هناك
        
    • هذا الجانب
        
    • من هذا الطريق
        
    • ذلك الجانب
        
    • بهذا الاتجاه
        
    • بهذا الطريق
        
    • من ذلك الطريق
        
    • من هذا الاتجاه
        
    • في هذا الاتجاه
        
    • بهذا الإتجاه
        
    • بذلك الإتجاه
        
    • الى هناك
        
    • ذلك الإتجاه
        
    • ذلك الاتجاه
        
    • بتلك الطريق
        
    Pekala Prestorn, sen şu tarafa geçip hortumu hazırla, tamam mı? Open Subtitles بريستون, إذهب إلى هناك و جهّز ذلك الخرطوم, حسناً ؟
    İki kova su da şu tarafa memur. Open Subtitles جردلين الماء على هذا الجانب ايها العريف.
    Bu tarafa ya da şu tarafa birkaç metre taşınmışız ne fark eder? Open Subtitles وماذا تعني إن تحركنا أمتاراً قليلة من هذا الطريق أو ذلك الطريق ؟
    - şu tarafa, evet. - Herkes, bütün takım. Open Subtitles على ذلك الجانب - على الجميع الفريق بالكامل -
    Bunu yapan adamlar şu tarafa gitti. Open Subtitles الرجال الذين قاموا بهذا العمل ، ذهبوا بهذا الاتجاه
    Bir adamın kurbanı devirdiğini çantasını çalıp şu tarafa kaçtığını görmüş. Open Subtitles لقد رأت رجلً يرديّ الضحية أرضاً، أمسك بحافظة النقود، وهرب بهذا الطريق
    şu tarafa doğru 1.5 kilometre, ama polisin dediğine göre normal LA trafiğinde 3 saatlik bir yolculukmuş. Open Subtitles انها تبعد مسافة ميل من ذلك الطريق لكن الشرطي قال في المواصلات العادية في لوس انجليس تستغرق تقريباً ثلاث ساعات
    Ben şu tarafa gideceğim. Sen de o tarafa git. Open Subtitles حسناً أذهب من هذا الاتجاه و انا سأذهب من هنا
    Ben bu tarafa sen de şu tarafa gideceksin demek. Open Subtitles هذا يعني انني سوف اذهب في هذا الاتجاه وانت في هذا الاتجاه
    şu tarafa doğru uç, oradan dön, sonra karaya konarsın. Open Subtitles ستطير إلى هناك, وتقوم بدورة ومن ثم تحط هناك
    Neden şu tarafa gitmiyoruz? Böylece kimseyi rahatsız etmeden konuşabiliriz. Open Subtitles لماذا لا نذهب إلى هناك بحيث نتحدث من دون إزعاج أحدهم
    Banka çalışanları bu tarafa geçsin! Geri kalanlar şu tarafa! Open Subtitles موظفوا البنك في هذا الجانب و البقية إلى هناك
    Suyu bu tarafa, yemeği de şu tarafa ayırıyorum. Open Subtitles سأضع الماء على هذا الجانب والطعام على الجانب الآخر
    Doktorun asistanı ile şu tarafa gitti. Open Subtitles لقد ذهب من هذا الطريق ايها الرقيب بصحبة المسؤولة الطبية
    Ya bu tarafa gitti... ya da şu tarafa. İki kişi daha gördüm. Open Subtitles هي إمّا ذهبت من هذا الطريق أو من ذاك ، لقد رأيت إثنان أُخرتان
    Bunu şu tarafa koy. Open Subtitles ارفع هذه على ذلك الجانب
    Hadi çekinmeyin, buyurun. Daha fazlasını isteyen 150 km şu tarafa yüzebilir. Open Subtitles تقدموا إذا كنتم بحاجة للمزيد، يمكنكم السباحة 90 ميلاً بهذا الاتجاه
    Hayır, şu tarafa git. Open Subtitles لا، امض بهذا الطريق
    - Ama şu tarafa gitti. - Hayır, gitmedi. Open Subtitles لكنه ذهب من ذلك الطريق كلا , لم يفعل
    Siz şu tarafa gidin, ben bu tarafa, meydanda buluşuruz. Open Subtitles اذهب من هذا الاتجاه وأنا سأبحث هنا ونلتقي عند الساحة
    Ben bu tarafa, sen de şu tarafa? -Evet. Open Subtitles سوف اذهب في هذا الاتجاه وانت في هذا الاتجاه
    Mercedes şuraya park etmişti. şu tarafa doğru çıktı, caddeye gelince sola döndü. Open Subtitles المرسيدس توقفت هنا , وإنطلقت بهذا الإتجاه وأخذت يساراً نحو الشارع
    Eğer ay oradaysa, biz şu tarafa gitmeliyiz. Open Subtitles إذا كان القمر هناك، فيجب أن نذهب بذلك الإتجاه
    Hemen şu anahtarları ver şu tarafa geç. Open Subtitles اعطني تلك المفاتيح في الحال واذهب الى هناك قبل ان أؤذي ذلك الرجل
    Avatar bizi atlatmaya çalışıyor. Siz ikiniz şu tarafa gidip bizonu bulun. Open Subtitles الآفاتار يحاول تضليلنا ، إتجها في ذلك الإتجاه و ابحثوا عن ذلك الثور
    şu tarafa doğru bakıyor. Yaklaşabilir misin? Open Subtitles انها تنظر الى ذلك الاتجاه هل تستطيع التكبير ؟
    Tamam. Beyler siz şu tarafa gidin. Open Subtitles أنتم توجّهوا بتلك الطريق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more