"- basın" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصحافة
        
    • صحفي
        
    • الصحفي
        
    • الصحافي
        
    - Basın her fırsatta baba ile oğul hikayelerini değerlendirmek ister. Open Subtitles الصحافة ستحاول تكوين قصة الأب و إبنه كلما أتيحة لها الفرصة
    - Basın toplantısı kısa sürmeli. Open Subtitles يجب أن يكون هذا المؤتمر الصحافة وجيزة، سيداتي وسادتي.
    - Basın giremez. - Basından değilim. Open Subtitles يا رجل، الصحافة ممنوعة لا، لا، لا، لست صحفياً
    Şehir meclisi toplantıları, oyun alanı açılışları... -...basın toplantılarının kamera arkaları. Open Subtitles إجتماعات مجلس البلديّة، إفتتاح الملاعب، وراء الكواليس في مؤتمر صحفي.
    - Basın sözcüsüyle aptal bir münakaşaya girdim, şimdi Vali'nin Ofisi'ni bütün kanallara yolluyor biz hariç, bana gıcıklık için. Open Subtitles -انظري,لقد تورطت في نقاشٍ سخيف مع مساعدٍ صحفي على الهاتف وهو سيجعل المحافظة تقابل الجميع
    - Basın toplantısı için yukarı çıkmalıyız. Open Subtitles نحن مطلوبون بالطابق العلوي لأجل المؤتمر الصحفي
    - Basın toplantısı iyi gitti. - Güzel. Open Subtitles المؤتمر الصحافي جرى جيدا- جيد-
    - Basın giremez. - Basından değilim. Open Subtitles يا رجل، الصحافة ممنوعة لا، لا، لا، لست صحفياً
    - Basın haklarının arkasına saklanma! Yaptığın, gazetecilik değil. Kalabalık içinde "yangın var" diye bağırıyorsun. Open Subtitles لا تتذرعى بحرية الصحافة ، كل ما تفعلينه بالصحافة هو الصراخ على ملأ مزدحم
    - Basın seni keşfetmeden önce... - ...sıradan bir dedektiftin. Open Subtitles لقد كنت محقّقة ذات مستوى متوسط قبل أن تقع عين الصحافة عليك
    Evet, bütün haberler bu dört atlı olayını veriyor. - Basın konuşması yapmalıyız. Open Subtitles نعم، قضيّة الفرسان الأربعة هذه تتصدّر الأخبار، علينا مخاطبة الصحافة
    - Basın ona uçurum katili gelin diyor ama,... Open Subtitles لكن الصحافة تسميها بـ العروس قاتلة الجرف ، لذا ..
    - Basın çok acımasız olabiliyor. - En aşikar çözüm bu. Open Subtitles الصحافة قد تكون قاسية احياناً, لقد كان خياراً واضحاً
    - Basın toplantısı istedim. Open Subtitles سأسميه مؤتمر صحفي
    - Bir basın toplantısı düzenle. - Basın toplantısı mı? Open Subtitles رتب لمؤتمر صحفي - مؤتمر صحفي -
    - Basın kartım var. - Dışarı. Open Subtitles لدي ترخيص صحفي - ستخرج من هنا -
    - Basın toplantısı olacak sanıyordum. Open Subtitles توقعت ان هذا مؤتمر صحفي
    - Basın toplantısı ayarlamanı istiyorum. Open Subtitles أود منك تنظيم مؤتمر صحفي
    - Andrew. - Basın bültenine bakma fırsatın oldu mu? Open Subtitles وجدت فرصة لالقاء النظر علي البيان الصحفي لهذا المساء؟
    - Basın ona yardım ettiğini düşünecekti, ama sen içeri onu öldürmek için girdin. Open Subtitles - الفكر الصحفي أنت كُنْتَ تَدْخلُ لمُسَاعَدَتها، لَكنَّك كُنْتَ تَدْخلُ لقَتْلها.
    - Prensi ara. - Basın toplantısında orada olacağım. Open Subtitles ـ اتصلي بالأمير ـ المؤتمر الصحفي ، سأقوم به!
    - Basın toplantısına girdi. - Gördüm, ama hiçbir şey yapmadan durdu. Open Subtitles ذهب للمؤتمر الصحافي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more