"- işte bu" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذا هو
        
    • هذه هي يا
        
    - İşte bu "Coyote Ugly". - Gidelim bayanlar Open Subtitles هذا هو ذئب البرارى القبيح هيا نذهب يا فتيات
    - İşte bu. - Size söylemiştim, burada birşey yok. Open Subtitles هذا هو كما قلت لك ، لا يوجد شيء هنا
    - İşte bu! Acele edin! Tüm gün oyalanamayız! Open Subtitles ــ هذا هو, أسرعوا, ليس لدينا اليوم بأكمله ــ أيها الرائد
    - Yani. - İşte bu dostum, hadi. Open Subtitles ـ أجل، أجل ـ ها نحن ذا، هذا هو الفتى، أقترب
    - ...kayıtlı mıymış bir bak. - İşte bu, Jane. Open Subtitles في حديقة كلب ليزلي هذه هي يا جاين
    - İşte bu ters psikoloji. Open Subtitles هذا هو علم النفس العكسي اذاً, انت تعكسينه
    Ben de banyoya gittim, bir saç fırçası aldım... - İşte bu! İşte oyun böyle oynanır! Open Subtitles ولذا ذهبت إلى دورة المياه وأخذت فرشاة شعر هذا هو اللعب الذي أتحدث عنه حسنا، أود حقا في محاولة للوصول إلى مرحلة كتابة
    - İşte bu yüzden peruk takıyorlar. Open Subtitles - هذا هو السبب في أنها ترتدى الشعر المستعار -
    - İşte bu 007. - Eğer sen "Q" isen, o da "R" mi oluyor? Open Subtitles هذا هو 007 "اذا انت "كيو" هذا سيجعله "آر
    - İyiyim. - İşte bu yüzden hareket... Open Subtitles أنا بخير حسنا ، هذا هو سبب الحركة
    - Sadece, sizi biraz daha yakından tanımak istiyoruz öncelikle. - İşte bu. Open Subtitles نريد أن نعرفكم أفضل في البداية هذا هو
    - Artık çiftler turnuvasına girebiliriz. - İşte bu yüzden. Open Subtitles الان , يمكننا أن نشارك في البطولات الزوجية - هذا هو السبب -
    - İşte bu tatlım. - Hadi. Hazır mısın? Open Subtitles هذا هو , عزيزى هيا , هيا ,انت مستعد ؟
    - İşte bu yüzden ben de polis oldum. - Üniformayla birçok erkeği kendine mi çekiyorsun? Open Subtitles هذا هو السبب في انني اصبحت شرطي - هل تجذب الكثيرات بزيك؟
    - İşte bu yüzden fazla arkadaşın yok. Open Subtitles أو حفلة مهرجين - هذا هو السبب أنه ليس لديك اصدقاء -
    - İşte bu, çocuklar. Haydi. - Gidiyoruz. Open Subtitles نحنُ راحِلون هذا هو الأمر يا فِتيان
    - İşte bu yüzden sirkler seyirci kaybediyor! Open Subtitles هذا هو السبب بالضبط في تراجع الناس على الحضور إلى السيرك!
    - İşte bu garip bir şey. Open Subtitles هذا هو الشيء الغريب هذه العلامات ... .. أوه , هذا هو الشيء الغريب ؟
    - İşte bu be! Open Subtitles هذه هي يا عزيزي
    - İşte bu kadar millet. Open Subtitles - هذه هي يا شباب.
    - İşte bu kadın, anne. Open Subtitles هذه هي يا أمي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more