"- sağ olun" - Translation from Turkish to Arabic

• شكراً
• شُكرًا
• شكرا لك يا
• شكرًا

- Bu elbiselerin içinde çok daha iyi görünüyorsun. - Sağ olun.
تبدو أفضل بكثير فى تلك الملابس شكراً لكِ

- Sizleri iyi gördüğüme sevindim. - Sağ olun.
انا سعيد انكم بخير جميعاُ شكراً لك , يا سيدى

- Sağ olun beyler, sağ olun.
‫ -‬ شُكرًا لكم يا رِفاق. شُكرًا لكم.

- Sağ olun, çok minnettarım.
شُكرًا لك. نقدر ذلك? .

- Sağ olun Majesteleri.
شكرا لك يا فخامتك

- Sağ olun efendim.
شكرا لك يا سيدي.

- İyi iş çıkardın, Diamond. - Sağ olun, başkomiserim.
اعتقال جميل يا دياموند - شكرًا لك يا قائد -

Nasılsın? - Sağ olun, teşekkürler. - Evet, bakayım sana.
ــ أنا بخير، شكراً لك ــ أنظري إلى حالِك

- Sağ olun. 2 hafta yağları eriten lahana çorbası içtim ve sonunda bu elbiseye sığdım.
شكراً لكم، وبعد إسبوعين مِنْ أكل شوربة الملفوفِ المُحترقةِ دهنَ اللذيذةَ، يُلائمُ أخيراً.

- Aklınızda olsun, bize ihtiyacınız olursa buradayız. - Sağ olun.
تذكري فقط , نحن هنا إن أردتينا - شكراً لك -

- İyi bir asker olacağına eminim. - Sağ olun.
أنا متأكد أنه سيكون محارباً جيداً - شكراً لك -

- Lütfen devam et, Adrian. - Sağ olun, efendim.
"أرجوك تابع يا "أدريان - شكراً لك يا سيدي -

Ancak inan bana bunu yapanı bulmak için elimizden geleni yapacağız. - Sağ olun.
ـ لكن صدقيني حين اقول باننا سنبذل ما في وسعنا لنجد الفاعل ـ شكراً

- Sağ olun.
شُكرًا.

- Sağ olun Sensesi. - Sağ olun Sensesi.
شكرا لك يا معلم

- Sağ olun lordum. Yaparım...
شكرا لك يا سيدي سأفعلُ

- Sağ olun, diyeceklerim bu kadar.
شكرًا, هذا كل ما أريد قوله. إذًا فاغرب عن وجهنا!

- Tatlı getirdik. - Sağ olun, çok güzel görünüyor.
لقد أحضرنا الحلوى - شكرًا لكِ، إنها جميلة -