Açıkça görülüyor ki göğüs kanserine yatırımımız sonuçlar ortaya çıkardı. | TED | من الواضح أن استثمارنا في سرطان الثدي قد أثمرعن نتائج. |
Açıkça görülüyor ki bir şehir değil. Bir çeşit karakol gibi. | Open Subtitles | من الواضح أنّها ليست مدينة، بل موقع خارجي من نوع ما |
Şimdilik iyiyim ama, Açıkça görülüyor ki bu karar benden büyük. | Open Subtitles | أنا بخير الآن ولكن من الواضح بأن هذا القرار أكبر مني |
Açıkça görülüyor ki, bu adam hiç bir konuda uzman filan değil. | Open Subtitles | حسناً ، من الواضح أن هذا الرجل ليس العقل المدبر لأي شيء. |
Artık tüm şüphelerimizin ötesinde Açıkça görülüyor ki, bizler iklimi değiştiriyoruz. | Open Subtitles | من الواضح الأن و من دون أدنى شكٍ بأننا نُغيرُ المناخ. |
Açıkça görülüyor ki daha fazla senin habercin olmayı hak etmiyorum. | Open Subtitles | من الواضح , أنا لست جديرا بعد الآن أن أكون رسولك |
Ne de olsa, Açıkça görülüyor ki sen ve ben dünyaya meydan okuyoruz. | Open Subtitles | بعد كل شيء، بدا من الواضح أنه أنا وأنت فقط فى مواجهة العالم. |
...ama Açıkça görülüyor ki, O'nu dengede tutan biz değilmişiz. | Open Subtitles | ولكن من الواضح أننا لم نكن نحن من أبقيناه متوازناً |
çalınan perde de yüksek olur. Açıkça görülüyor ki bu dokuz satırdan ve bize verilen boşluklardan daha fazla perde vardır. | TED | كلما ارتفعت درجة النغمة. ولكن من الواضح أنه هناك نغمات أكثر بكثير من التي توفرها هذه الخطوط والمسافات التسعة. |
İşte Açıkça görülüyor ki, bu, organik bir çevrimin parçası olan organik bir şehir. | TED | لذلك فإنه من الواضح أنها مدينة عضوية, جزء من دورة عضوية. |
Açıkça görülüyor ki, şempanze yürümekte biraz daha zorlanıyor. | TED | من الواضح أن الشمبانزي يواجه صعوبة بعض الشيء في المشي. |
Açıkça görülüyor ki, bu sahip olunması gereken bir aygıt. | TED | لذا من الواضح أن هذه أداة يجب اقتنائها. |
Ama tüm uygarlıkları Açıkça görülüyor ki bu böcekler tarafından yerle bir edilmiş. | Open Subtitles | . لكن من الواضح ان حضارتهم أبيدت بالكامل بهذة الحشرة |
Tarih öncesine ait olduğu Açıkça görülüyor. Belki de bir dinazora ait. | Open Subtitles | من الواضح يبدو ما قبل التاريخ، لربّما لديناصور. |
Açıkça görülüyor ki, Yıldız Geçidi programınız için inşa edilmemiş. | Open Subtitles | هو من الواضح لَمْ يُبْنىَ لبرنامجِ ستارجيت. |
Açıkça görülüyor ki insan davranışları hakkında öğrenmen gereken çok şey var. | Open Subtitles | من الواضح أنه لديك أمور كثيرة لتتعلمها عن التصرف البشري |
- Yaptığımızı biliyorum. - Açıkça görülüyor ki yapamamışız. | Open Subtitles | أنا متأكده من ذلك من الواضح أننا لم نفعل |
Açıkça görülüyor ki, kimse sizin kadar kendini işine adamamış. | Open Subtitles | من الواضح أنهم ليسوا متفانين بقدركما أيها التحريان |
Açıkça görülüyor ki, gezegeninize dönmek için bir çeşit kod göndermeniz gerekiyor. | Open Subtitles | من الواضح,لابد أن ترسل نوعاً ما من الرموز قبل أن تعود الى كوكبك |
Tatlım, Açıkça görülüyor ki şu an benimle tokalaşamaz. | Open Subtitles | حبيبي هو من الواضح لا يستطيع ان يصافح الان |
- Açıkça görülüyor ki bir yıl geçmiş. Ben New York'taydım. | Open Subtitles | واضحٌ أنّ عاماً مرّ فقد كنتُ في "نيويورك" وأنا متأكّدة |