| Alkollü ortamların seni çok zorlandığını açıkladın mı peki? | Open Subtitles | هل شرحت كيف من الصعب أن تكون معاقراً للكحوليات؟ |
| Sıçrama yeteneğimizin arızalı olduğunu açıkladın mı? | Open Subtitles | و هل شرحت لهم أن قدرات القفز لدينا معطلة |
| 8 Yaşımızdan beri böyle olduğumuzu ona açıkladın mı peki? | Open Subtitles | حسناً , هل شرحت لها انك تبيت في منزلي منذ كان عمرك ثمان سنوات ؟ |
| Yani Libby ile bunu tartıştınız ve sen bunu ona böyle mi açıkladın? | Open Subtitles | إذن أنت وليبي ناقشتما هذا، وهكذا أوضحت الأمر لها؟ |
| Evet çünkü daha önce aklımda seninle ilgili planlarım vardı ama sen bunun asla olmayacağını çok güzel açıkladın. | Open Subtitles | ذلك لأنني دائماً اردت شيءًا آخر بخاطري ولكنك اوضحت الأمر ، بأن ذلك لن يحدث |
| Bunu seninle yeterince konuştum zaten sen de dün nasıl hissettiğini yeterince açıkladın. | Open Subtitles | لقد تخطيت هذا ذهابا و مجيا عدة مرات و أنتَ وضحت لى |
| Kamera karşısında ifade verebileceğini açıkladın mı? | Open Subtitles | شرحتِ له إمكانية قيامه بأداء الشهادة أمام كاميرا ؟ |
| Jorge adında on beş yaşında bir oğlun olduğunu açıkladın. | Open Subtitles | وكشفت بأنه عندك ولد عمره 15 سنة اسمه "جورج". |
| Şiirin asıl anlamını açıkladın. | Open Subtitles | انت شرحت المعنى الحقيقي للقصيدة |
| Çoktan açıkladın, beni koruyordun. | Open Subtitles | إنّك شرحت بالفعل لقد كنك تحاول حمايتي |
| ÖYD'ni Pittsburgh'dekilere nasıl açıkladın? | Open Subtitles | كيف شرحت للناس في "بيتسبرغ" تجربة الاقتراب من الموت التي مررت بها؟ |
| Ona durumu açıkladın mı? | Open Subtitles | هل شرحت الوضع لها ؟ |
| Babana nasıl açıkladın peki? | Open Subtitles | كيف شرحت ذلك لوالدك؟ |
| Jaanvi'ye herşeyi açıkladın mı? | Open Subtitles | هل لا شرحت كل شي لجانفي ؟ |
| Bunu bana bin defa açıkladın. | Open Subtitles | لقد أوضحت لي الأمر من قبل آلاف المرات |
| Bence durumunu açıkladın, Malcolm Kardeş. | Open Subtitles | أعتقد أنك أوضحت وجهة نظرك "أخى "مالكولم جيد |
| Demek istediğini gayet net açıkladın. Temizlik yapmayı sevmiyorum. | Open Subtitles | لقد أوضحت نقطتك لا أحب أن أنظف |
| Evet çünkü daha önce aklımda seninle ilgili planlarım vardı ama sen bunun asla olmayacağını çok güzel açıkladın. | Open Subtitles | ذلك لأنني دائماً اردت شيءًا آخر بخاطري ولكنك اوضحت الأمر ، بأن ذلك لن يحدث |
| Aileye bizim de katıldığımı açıkladın mı? | Open Subtitles | هل اوضحت تدخلنا مع العائلة ؟ |
| - Tamam. Artık açıkladın. Sağ ol. | Open Subtitles | حسناً، الآن لقد وضحت الأمر شكراً لك |
| Bunu annesine açıkladın mı? | Open Subtitles | هل وضحت هذا للأم؟ |
| Bildiğim söylenemez, ama gayet güzel açıkladın. | Open Subtitles | في الحقيقة لا. ولكنّكِ شرحتِ ذلك بدّقةٍ. |
| Jorge adında on beş yaşında bir oğlun olduğunu açıkladın. | Open Subtitles | وكشفت بأنه عندك ولد عمره 15 سنة اسمه "جورج". |
| Tüm her şeyi açıkladın. | Open Subtitles | لقد وضحتِ الأمر بأكمله |