"açısını" - Translation from Turkish to Arabic

    • زاوية
        
    • وجهة
        
    • المنظور
        
    • بزاوية
        
    • توازنه
        
    Rezero eğim açısını bir sensör ile sürekli ölçerek dengesini koruyor. TED ريزيرو يحافظ على توازنه بمواصلة قياس زاوية التأرجح من خلال جهاز استشعار.
    Ve iPad'inizde bir içerikte gezerken yaptığınız kaydırma hareketinin aynısıyla, cihazdaki kamera açısını ayarlayabilirim. TED وبنفس الطريقة التي تستعرض بها المحتوى على الآي باد، أستطيع أن أعدل زاوية الكاميرا في الجهاز.
    Düşünün, çünkü ben çok düşündüm; hayatımı kurtaran sapma açısını düşünün. TED تخيلوا، فقط فكروا في الأمر، لأنني بالتأكيد فكرت، فكروا في زاوية الانحراف التي أنقذت حياتي.
    Ve ikimiz için de bu diyalog, Kadın Yürüyüşü konusunda hemfikir olmasak da birbirimizin bakış açısını anlamamızı sağladı. TED وفي رأينا، سمح لنا هذا الحوار أن نفهم وجهة نظر بعضنا البعض بخصوص مسيرة المرأة على الرغم من اختلافنا.
    Bize bakış açısını sunması için lütfen alkışlayın, Anthony Veneziale. TED هو هنا ليعطينا وجهة نظره، من فضلكم رحبوا بأنتوني فينسيالي.
    Aynı dinamik bakış açısını Hindistan'a da uygulayabilirsiniz. TED ويمكنكم تقييم الهند عبر تطبيق ذات المنظور الديناميكي.
    Vuruş açısını 2 derece düzeltip hızını 1340 km yapalım bakalım. Open Subtitles لنقل أن التصادم بزاوية 2 درجة والسرعة وصلت إلى 838 ميل
    Yani enlem bilgisi, boylam bilgisi girmenize gerek yok, çatınızın açısını girmenize gerek yok, hiç bir bilgiye ihtiyacı yok. TED لذا فأنت لا تحتاج أن تبرمج خطوط العرض أو الطول لا تحتج أن تبرمج زاوية ميل سقفك لا تحتاج أن تبرمج الوجهة
    Garajdaki yerini tam olarak belirledim... tekerleklerin açısını not aldım... ve belki de sana bubi tuzakları hazırlamış olabilirim. Open Subtitles اني اعرف مكان ركنها عن ظهر قلب زاوية العجلات و لربما اكون قد وضعت لغم في السيارة
    Ben, merminin saplanma açısını ve rüzgarın hızı ile yönünü baz alarak, kurşunun izlediği yolu modelleyebilmek için kabaca bir hesap yaptım. Open Subtitles هكذا فعلت بعض الحسابات التقريبية مسار النماذج القائمة على زاوية الرصاصة من الأثر سرعة الرياح واتجاهها
    Demek istediğin geliş açısını olabildiğince değiştirmek ve böylece atıklar atmosferde yanacak? Open Subtitles أوو انت تقصد تغيير زاوية الدخول بما يكفي وبذلك فأن الحطام سيحترق في الغلاف الجوي ؟
    Aslında, merminin giriş açısını tekrardan hesapladım. Open Subtitles في الحقيقة، لقد أعدت حساب زاوية دخول الرصاصة
    Evet, şimdi zirve açısını belirlemeyi denememiz için,... serbestçe sarkıtılmalı. Open Subtitles لذا إن حاولنا الآن تحديد زاوية القمّة فعليها أن تتدلّى بحرّية، لو تركتها تتدلّى
    Bu yüzden, kamera açısını kullanarak göz hizasını bulabilirim. Open Subtitles إذًا، بإستخدام زاوية الكاميرا، يمكنني تحديد خط العين.
    Ama çatıda ben olsaydım camın açısını hesaplardım. Open Subtitles كل ما أقوله، إن كان أنا بأعلى البناية لكنت أخذت بالحسبان زاوية الزجاج
    Bir kez daha hareket ettirirseniz İngilizlerin bakış açısını görüyorsunuz. TED وتحركوه مجددًا، فتحصلوا على وجهة النظر البريطانية
    Çünkü insanlarla nedenler hakkında etkileşime geçtiğimizde biliyorum ki bu onların bakış açısını ve yaklaşımını değiştirecektir. TED لأنني الآن أعرف أنه عند إشراك الناس في السبب، فإنك تتحدى وجهة نظرهم وتغيّر مواقفهم.
    Mahremiyet, güvenlik ve sorumlulukları ele alan sağlam çözümler bulmak zorundayız, ancak hâlâ o bakış açısını da vermeli. TED علينا أن نأتي بحلول معقولة تعالج مشاكل الخصوصية والأمان ومشاكل المساءلة ولكن توفر لنا أيضًا وجهة النظر تلك.
    Onların bakış açısını anlamanız için size yardım etmeye çalışayım. TED ودعوني أحاول مساعدتكم على فهم وجهة نظرهم.
    Kavgacılar, mizahın zor zamanları atlatmak ve gülmenin bakış açısını değiştirmek için faydalı olduğunu bilirler. TED المشتبكون يدركون أن الدعابة تساعدك على تجاوز الأوقات الصعبة، والضحك يساعدك على تغيير وجهة نظرك.
    Ama bu bakış açısını günlük yaşamımda sürdürmekte güçlük çekiyorum. TED ولكنني أناضل للحفاظ على هذا المنظور في حياتي اليومية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more