"açacağını" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستفتح
        
    • فتّاحة
        
    • فاتحة
        
    • سيفتح
        
    • ستسبب
        
    • سيفتتح
        
    • فاتح
        
    • فتاحة
        
    • يكفى لأن يحطموا مدخل
        
    • سيحاول فتح
        
    • ستفتتح
        
    Bazıları da başka bir boyuta kapı açacağını düşünüyorlar. Open Subtitles البعض الآخر يعتقد انها ستفتح بوابة ذات ابعاد مختلفة
    Bu kasayı yarım saatte nasıl açacağını merak ediyorum. Open Subtitles انا فقط متعجبٌ كيف ستفتح هذه الخزنه فى نصف الساعة
    Tanrıya şükür yeni elektrikli konserve açacağını kullanmayı öğrenemedi. Open Subtitles إشكر الله هي ليس لها متعلّمة كيفية الإستعمال فتّاحة العلب الكهربائية الجديدة لحد الآن.
    Ve sonra masasındaki mektup açacağını farkettim. Open Subtitles . و بعدها لاحظتُ فاتحة الرسائل على مكتبه
    Şu yolculuğa başladığımızdan beri kalbini ne zaman açacağını merak ediyorum. Open Subtitles لقد مضت مدة على بداية هذه الرحلة. لا أدري متى سيفتح قلبه.
    Bu notların soruna yol açacağını biliyordum dediniz. Open Subtitles ذكرت أنك كنت تعلم أن تلك المذكرات ستسبب مشاكل
    Sam bir gün kendi avukatlık ofisini açacağını düşünüyordu. Open Subtitles راوي القصة: يعتقد سام في كثير من الأحيان أنه سيفتتح مكتب محاماة خاص به في يوما من الأيام
    Antika mektup açacağını niçin görmek istiyorsunuz? Open Subtitles لماذا تود رؤية فاتح الرسائل القديم؟
    Annesiyle ağabeyini nasıl öldürdüğümüzü söyledikten sonra, bacaklarını açacağını mı sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقد أنها ستفتح ساقيها لي بعد أن أخبرها كيف قتلنا أخوها وأمها؟
    Kapıyı hangi çalışan kartının açacağını bilmiyordu o yüzden doğru olanı bulana kadar denedi. Open Subtitles لم يعلم بأي بطاقة عامل ستفتح الباب لدى استمر في المحاولة حتى صادف المطلوبة
    İki tane bakkal açacağını söyleyip, s.çtıklarımı gururlandıracağını falan söylerdin. Open Subtitles وتتحدث عن أنك ستفتح مجاتر للبقالة وتجعلهم فخورين بك طبعا أذكر ak
    Şimdi arkaya gidip konserve açacağını bileklerimin üzerinde çalıştıracağım. Open Subtitles أنا فقط سوف أذهب للخلف وأضع فتّاحة علب حول معصمي.
    "Babam daha iyi, ama konserve açacağını çalıştırınca çıldırıyor." Open Subtitles "أبي بصحة أفضل، لكنه يُجنّ جنونه كل مرة نستخدم فيها فتّاحة العلب."
    Şişe açacağını gördün mü? Open Subtitles هل رأيتِ فتّاحة القناني؟
    Mektup açacağını yuttu çünkü ciddi derecede obsesif kompulsif bozukluğu(O.K.B) var. Open Subtitles لقد ابتلعت فاتحة الرسائل لأنّها تعاني من حالةٍ شديدة من اضطراب الوسواس القهريّ
    Şişe açacağını bulamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع إيجاد فاتحة القوارير.
    O konserve açacağını görmedim sanma. Open Subtitles أتظن أنه لا يمكنني أن أر فاتحة العلب؟
    Bir restoran açacağını söyledi ve yöneticisi olmamı istedi. Open Subtitles قال لي بأنه سيفتح مطعما ويريدني ان اكون مديرة فيه
    Hapşırıp evde delik açacağını mı söylemiştin? Open Subtitles هل حذرتني قبلا من أن عطسته ستسبب ! فتحة بمقدمة المنزل ؟
    Bugün babam fakir çocuklara saha açacağını duyuracak. Open Subtitles سيفتتح أبي ملعباً للأطفال الفقراء اليوم
    Kafasına saplı mektup açacağını gördün mü? Open Subtitles مع ملاحظة أن فاتح الرسائل عالق في رأسه
    Mektup açacağını aldığın antika mağzasının sahibi. Open Subtitles صاحبة المخزن الأثري ..التي أخذتي منها فتاحة الرسائل
    Purgatory'i nasıl açacağını söyledim. Open Subtitles أخبرتهم بما يكفى لأن يحطموا مدخل ( المطهر)
    William Bell, bu işareti taşıyan adamın evrenler arası bir kapı açacağını söyledi. Open Subtitles أخبرني (والتر) أنّ هذا الرّجل، سيحاول فتح ممرّ للعالم الآخر.
    R.A.O güneş kulesini iki gün içinde açacağını açıkladı. Fotoğraflara ihtiyacım olacak. Open Subtitles ستفتتح شركة (راو) البرج بعد يومين، وسأحتاج لمقالتك الآن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more