Bir insan kendini astığında vücudun ağırlığıyla, boynundan alt kısmı aşağıya doğru çekilir. | Open Subtitles | عندما يشنق الشخص نفسه، يعلق من العنق مع وزن الجسم مسحوب إلى الأسفل. |
Okyanusun dibinde aldım soluğu suyun ağırlığıyla ezile ezile. | Open Subtitles | وانتهيت في قاع المحيط وزن المياه دفعني للأسفل |
12 metre boyu ve 3,5 ton ağırlığıyla bu küçük yırtıcıyı, yanında cüce gibi bırakıyor. | Open Subtitles | فـطوله 12 متراً، و وزنه 3،5 طناً، فـيبدو هؤلاء المفترسين أقزاماً في منتهى الصغر |
Yaklaşık 140 kilogram ağırlığıyla gizli saklı davranması zordur ve etrafta bunca başka jaguar varken kapibaralara tenezzül etmez. | Open Subtitles | بوزن يقترب من ال 300 باوند يكون من الصعب التسلل ومع كل هذه النمور المرقطه بالجوار هو لا يأبه بالكابيبارا الحذره |
ağırlığıyla dünyayı şereflendiren bu kişi ama tamamıyla kendisi değil. | TED | ثقل هي النفس التي زينت العالم رغم ذلك هي نفس كلية |
Az önce yaptığım şeyi, bir insanı öldürmenin ağırlığıyla buradan ayrılma diye yaptım. | Open Subtitles | ما فعلته هو أنّني تأكدت من ألا تخرج بعبء قتل أحدهم معك |
Ne kadar alkolü hazmedebileceğin tüm vücudunun ağırlığıyla ilgilidir. | Open Subtitles | ادمنت شرب اية كَمْ من الكحول تَستهلكُ... فيما يتعلق بوزنِ جسمِكَ الكليِّ. |
Sal, çok sayıda yumurtanın ağırlığıyla batmaya başlıyor. | Open Subtitles | تبدأ السعفة بالغوص من أثر وزن البيض العديد. |
Dokuz metre boyu ve üç ton ağırlığıyla bu ormanlara hakim bir yırtıcıydı. | Open Subtitles | بـطولٍ يصل إلى 9 أمتار، و وزن 3 أطنان، يعدُّ المفترس المسيطر في تلك الغابات |
Helyum çekirdeğinin özgül ağırlığıyla bu asla olmaz. | Open Subtitles | لن يحدث هذا نظرا لنقطة ارتكاز وزن نواة الهيليوم |
Helyum çekirdeğinin özgül ağırlığıyla bu asla olmaz. | Open Subtitles | لن يحدث هذا نظرا لنقطة ارتكاز وزن نواة الهيليوم نحن بحاجه للاخلاء |
Seni aşağı çenek tahılın ağırlığıyla seni düzgünce dışarı çekemezsek... - ...omuriliğini kopartırız. | Open Subtitles | مع وزن القمح يدفعك إلى الأسفل،إذا لم نستلك بتلائم،سنقطع لك نخاعك الشوكي |
İtilip, düştüyse ve kendi ağırlığıyla başını... | Open Subtitles | كما لو أنه كان يدفع فسقط، ألن يقتله وزنه |
900 kiloluk ağırlığıyla bu beş dişi aslanın hepsinden daha ağıdır. | Open Subtitles | بوزن 900 كيلو يصبح وزنه أكثر من الأسود الخمسة سويةً |
Ve rakibin kendi ağırlığıyla yere düşecek. Tam olarak böyle. | Open Subtitles | سيصبح وزنه السبب في هزيمته ، حرفياً |
Özellikle de 60 cm'lik meşenin ağırlığıyla. | Open Subtitles | . خصوصاً بوزن قدم من الخشب |
Kapak onun ağırlığıyla kırıldı. | Open Subtitles | كُسَر الغطاء بوزن أبي. |
Okyanus tüm ağırlığıyla seni o açıklıktan içeri itecek. | Open Subtitles | كامل ثقل المحيط يضرب من خلال تلك الفتحه. |
Çağlar boyunca bu tortullar yeni gelen tabakaların ağırlığıyla kayaların altında sıkışmış ve en eskileri en altta kalmıştı. | Open Subtitles | عبر العصور, ضغطت هذه الرواسب الى صخور تحت ثقل طبقات أحدث عهداً بحيث كانت أقدمها في الأسفل |
Seni hiç kimsenin inanmayacağı bir doğrunun ağırlığıyla başbaşa bırakıyorum. | Open Subtitles | لذا سأتركك بعبء الحقيقة التي لن يصدقها أحد. |
Tüm vücut ağırlığıyla kendi kendine bıçağı sapladı. | Open Subtitles | هو خَوْزَقَ نفسه بالسكين. بوزنِ جسمِه. |