| Sadece şu, şu koca ağızlı kaltak benim sinirlerimi bozuyor! | Open Subtitles | . تلك العارة ذات الفم الكبير تجعلني أشعر بالتوتر |
| Ne kadar koca ağızlı oldun sen. | Open Subtitles | ألست الفم الكبير منذ أن ضربت الرقم القياسى ؟ |
| Bu koca ağızlı için Globetrotters'dan 10 sayı silinsin. | Open Subtitles | عشرة نقاط بعيدة عن غلوبيتروتيرس بسبب صاحب الفم الكبير |
| Hala, ona neden kurbağa ağızlı kaplumbağa dediklerini merak ediyorum. | Open Subtitles | هل تساءلتَ لم يُدعى غيلم فم الضفدع غلى أيّ حال؟ |
| Seni küçük iğrenç kıçlı kahrolası sıçan ağızlı Gianni Ver-serseri kılıklı aşağılık. | Open Subtitles | أنت ايها القبيح يا من يشبه فم الفأر يا من اختتطفت جني أيها اللعين |
| Alta bakıyorsun, "Hey, ben Geniş ağızlı Vajina Billy." | Open Subtitles | انظر إلى الأسفل، إنه مثل: "مرحباً أنا المهبل مُتسع الفوه" |
| Kaçacak yer yok şimdi seni küçük şom ağızlı. | Open Subtitles | لا عجب انك تهرب الان، يا صاحب الفم الصغير |
| Bence sen bütün bunları yapacak cesareti olmayan koca ağızlı bir özentisin. | Open Subtitles | اظن انك مجرد مدع كبير الفم ليس لديه اي جرأة لفعل اي شيء من هذا |
| Bayanlar ve Baylar. 1000'inci cinsel fethim olacak olan bu Geniş ağızlı Levrek! | Open Subtitles | سيداتي إنتصاري الألف هو هذه السمكة كبيرة الفم |
| Bak, gübre ağızlı, kes şu taklidi! | Open Subtitles | أنظر يا ذو الفم الموحل توقف عن ذلك |
| Görüşürüz, güzel ağızlı. | Open Subtitles | أراك في الجوار, أيها الفم الحلو |
| Komşumuzun oğlu okulda kesik ağızlı bir kadın görmüş. | Open Subtitles | فتى في المدرسة المجاورة لنا . رأى إمرأة - الفم الممزق |
| Kesik ağızlı kadın son günlerde çok merhametsiz olmaya başladı. | Open Subtitles | امرأة - الفم الممزق . أصبحت قاسية هذه الأيام |
| Ve şimdi kesik ağızlı kadın kasabaya tekrar dönmüş. | Open Subtitles | والآن إمرأة - الفم الممزق . قد عادت إلى هذه البلدة |
| Saat beşte kesik ağızlı kadının parkta görüneceği söyleniyor. | Open Subtitles | يقولون أن امرأه - الفم الممزق . تظهر في المتنزه في الخامسة |
| Koyu tenli, kıvırcık saçlı sıçan ağızlı olan Ronaldo dedim. | Open Subtitles | واحده ببشره سمراء و شعر قصير و فم بارز مثل الفار انه رونالدو |
| Metal ağızlı olduğunda erkekler peşinde pervane olmuyor. | Open Subtitles | الفتيان لا يريدون أن يتجاهلوا عظامك عندما تكونين فم حديدى. |
| İnanın bana, kurbağa ağızlı kaplumbağa diye bir şey yok. | Open Subtitles | صدّقوني، ما من شيءٍ يدعى سلحفاة فم الضفدع |
| Kadın ağızlı yorumunu düşünürken üç tane kıyak karşılık buldum sana. | Open Subtitles | لقد كنتُ أفكر بذلك التعليق حول فم الإمرأة ولدي ثلاثة ردود جيدة |
| # Yakınlarda bir ev # Geniş ağızlı vajinaların Garipsendiği bir yer | Open Subtitles | "المنزل بالنطاق، و المهبل مُتسع الفوه يشعر بالغرابة" |
| Sakın söyleyeyim deme, seni çemçük ağızlı. | Open Subtitles | لا تتجرأ على قول شيء أيها الثرثار اللعين الصغير |
| Sana pasta yok, koca ağızlı küçük kız. | Open Subtitles | لا كعك لكِ ايتها الطفلة الثرثارة |
| Bay Shue, "Alabalık ağızlı" diye bir şarkıyı - bölgesel yarışmada söyleyemeyiz. | Open Subtitles | لن نعمل أغنية بالمسابقة إسمها "شفائف السمك |