"ağzımın içine" - Translation from Turkish to Arabic

    • في فمي
        
    • داخل فمي
        
    - Evet, gün boyunca giydiğim çoraplar içinde futbol oynadığım, içine terlediğim ağzımın içine itildi ve üstü bant ile kapatıldı! Open Subtitles أجل, جوربي الذي جريت فيه طوال اليوم ولعبت الكرة به وهو يقطر عرقاً تم إدخاله في فمي وإلصاقه
    Neden bir dahaki sefere ağzımın içine tükürmüyorsun? Open Subtitles لماذا لا تبصقة في فمي المرة القادمة؟ سيكون مثير
    ağzımın içine kusmana izin verdim! Open Subtitles أعني، لقد سمحتُ لكِ بالتقيء في فمي
    Sesin nasıl oluştuğunu göremezsiniz, çünkü titreşen şey ağzımın içine geliyor. TED لا تستطيع أن ترى كيفية إحداث الصوت، لأن ما يهتز موجود داخل فمي.
    Bir keresinde büyük bir güve az daha ağzımın içine atlayacaktı! Open Subtitles في مرة كادت فراشة أنْ تطير داخل فمي
    ağzımın içine konuşmasan? Open Subtitles فقط, هل يمكنك ان لا تتحدث داخل فمي
    ağzımın içine biraz esnedim bile. Open Subtitles لقد تثاءبت قليلا في فمي يا الهي
    Sosyal uçuğun varmış da ağzımın içine tükürmek ister gibisin. Open Subtitles كأن لديك مرض "هربس" الإجتماعي وأنتِ تودين ان تبصقين في فمي.
    - Evet, gün boyunca giydiğim çoraplar içinde futbol oynadığım, içine terlediğim ağzımın içine itildi ve üstü bant ile kapatıldı! Open Subtitles في فمي ليلَة البارحة -ماذا؟ -أجل, جوربي ...
    Jake, ağzımın içine girdi. Open Subtitles جايك , لقد كانت في فمي ؟
    Sıkacaksın sadece ağzımın içine. Open Subtitles أريدك فقط أن تطلقيها في فمي
    Bunun yerine Queen Latifah'ın, siktiğiminin bir sıcak hava balonundan ağzımın içine sıçmasını tercih ederdim. Open Subtitles كنت أود لأدع ملكة (لاتفيا) أن تتغوط في فمي من منطاد لعين.
    Hatırlıyor musun Lola, yemin ederim bir keresinde- ağzımın içine bir yusufçuk girmişti. Open Subtitles .. أتذكرين ذلك ... بصدق (لولا)، بصدق دخل يعسوب في فمي
    Ardından hastanede bana gayet sağlıklı olduğumu söylediklerinde Dale bana televizyonda gördüğü gibi ağzımın içine nefesini üflediğini söyledi. Open Subtitles لاحقاً، في المستشفى، حالما أخبروني بأني أتمتع بصحة جيدة تماماً قال لي (دايل) بأنه نفخ في فمي وحسب كما شاهد على شاشة التلفزيون
    Geçen sefer 14 kişi ağzımın içine işemişti. Open Subtitles آخر مرة، 14 سكارى تبولوا داخل فمي
    Biriniz ağzımın içine baksın lütfen. Open Subtitles إحداكنّ فقط تنظر داخل فمي
    Biriniz ağzımın içine baksın lütfen. Open Subtitles أحدكنّ فقط تنظر داخل فمي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more