| Pierce, Abed'in yatakhanesinde Sayborg filmi izlemek istemezsin. | Open Subtitles | بيرز ، أنت لاتريد أن تشاهد فلم شرطي آلي في سكن عابد |
| Abed'in canlandırdığı siyah polis şefi karakteri haklıydı. | Open Subtitles | أن الأميركيين الأفارقة حرف قائد الشرطة عابد كان يلعب كان على حق |
| Abed'in Noel'de nasıl bir çöküntü yaşadığını hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | أتتذكرون الإنهيار اللي مر به عابد في عيد الميلاد ؟ |
| Annie ve Abed'in beni ailemle aldattığını öğrendim az önce. | Open Subtitles | (لقد إكتشفت بأن (آني) و (عابد يقومان بخيانتي مع والدي |
| Abed'in babası fanatik bir Müslüman değil mi? | Open Subtitles | أليس والد عابد أحد المسلمين؟ |
| Abed'in gözünün üç haftadır o gömlekte olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلمِ بأن (عابد) يرغبُ في ذلكَ القميص منذ تلاثِ أسابيع. |
| Abed'in saçıma ne yaptığına bak. | Open Subtitles | أنظر ماذا فعل عابد لشعري |
| Diğer kadınlara da "düz kıç" ve "Abed'in çakmak istediği" diyorum. | Open Subtitles | أنا أسمي الإمراة الآخرى" بـ"المؤخرة المستوية و "التي يريد (عابد) أن يضربها". |
| Rakip okulun maskotunu çalmak Abed'in listesindeydi. | Open Subtitles | سرقة تميمة مدرسة منافسة كان جزءاً من قائمة (عابد). |
| Aldatmayı Abed'in Cougar Town'ı sevdiği kadar sevdi. | Open Subtitles | تقبلت الخداع كما تقبل (عابد) مسلسل Cougar Town |
| İçeri girince Abed'in yüzünün ne hal alacağını hayal edebiliyor musunuz? | Open Subtitles | (هل يمكنك أن تتخيل تعابير وجه (عابد عند دخوله للمكان |
| Abed'in yeni en iyi arkadaşının ona en iyi hediyeyi alıp almadığını merak mı ediyorsun? | Open Subtitles | تتسائل عما إذا كان أعز أصدقاء (عابد) الجديد قد أحضر له الهديه الأفضل أيضاً ؟ |
| Abed'in gerçekten güzel hediyesi nerede biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعلمون أي هي هديه (عابد) الرائعة جداً ؟ |
| Garson Abed'in saygı duruşunu açık ettiği için kendini kötü hissetti ve kalmamıza izin verdi. | Open Subtitles | شعر النادل بالسوء لإفساده إقتباس (عابد) و لهذا سمح لنا بالبقاء |
| Neil'ı Cumartesi günü Abed'in hazırladığı bir Dungeons Dragons oyununa davet edip, güvenini geri kazanmasını sağlamaya karar verdiler. | Open Subtitles | سيقومون بدعوته "إلى مباراة لـ "التنانين و السجون (تم تصميمها من قبل (عابد لتعيد له ثقته بنفسه |
| Abed'in yeni bir favori dizisi var Jeff. | Open Subtitles | "عابد" لديه مسلسل مفضل جديد, "جيف". |
| Jeffrey, gelip Troy'la Abed'in arasını yapmalısın. | Open Subtitles | جيفري) يجب أن تأتي للوساطة) (بين (عابد) و (تروي |
| Pierce Hawthrone, Abed'in daha garip ve daha yabancı olduğunu belirterek Troy'un tarafını alır. | Open Subtitles | (بيرس هاوثورن) أخذ صف (تروي) قائلاً بأن (عابد) أغرب و أجنبي أكثر |
| "Jeff, az önce Abed'in askerlerinin birinden duydum ki benzer bir konuşmayı Yastıkköy'de de yapmışsın. | Open Subtitles | (جيف) سمعت من أحد محاربي (عابد أنك أعطيت خطبة مماثلة للجنود في مدينة الوسائد |
| Fotoğrafta sırtını altına alan Troy, Abed'in e-postasını alttan almaz. | Open Subtitles | الذي نراه هنا متمدداً تروي) لم يتقبل رسالة (عابد) بشكل جيد) |