| Galois yerel bir hastanye götürüldü. Bir gün sonra abisinin kollarında öldü. | TED | حمل ڴالوا إلى الطبيب المحلي حيث توفي بين يدي أخيه في اليوم التالي |
| Bir yerlerde abisinin birkaç gün önce öldüğünü okumuştum. | Open Subtitles | لقد قرأت في مكان ما خبر موت أخيه قبل يومَيْن أيضاً |
| Ve abisinin tavsiyesine uyarak yanlış isim vermişti. | Open Subtitles | وأخبرها باسم مزيف، متبعاً بذلك نصيحة أخيه |
| abisinin gerçek kaderini böyle öğrenmiş. Bu yüzden sana saldırdı. | Open Subtitles | هكذا علمت حقيقة موت أخيها ولهذا السبب هاجمتك |
| O, hala abisinin onayının peşinde koşuyor, abisi bunu istese de, istemese de. | Open Subtitles | الذين لا تزال تسعى للموافقة من شقيقه الأكبر , إذا كان له كبار السن الأخ يحب ذلك أم لا |
| Kankimin, kız kardeşinin sevgilisinin abisinin kız arkadaşı... | Open Subtitles | عشيقة شقيق عشيق شقيقة افضل اصاقائى سمعت من ذلك الشخص الذى يعرف هذا الفتى الذى |
| Tedavi olmayı reddediyor, evine dönüp duş alıyor ve abisinin dediğine göre, olayla ilgili olarak hiç konuşmuyor. | Open Subtitles | أجل. ورفضالمعالجةالطبية، و عاد إلى البيت و أخذ حماماً. و وفقاً لأقوال أخوه , فهو لم يتحدث بشأن ما حدث. |
| Ve abisinin tavsiyesine uyarak yanlış isim vermişti. | Open Subtitles | وأخبرها باسم مزيف، متبعاً بذلك نصيحة أخيه |
| Elyse, sen Matt'in, sorumsuz abisinin onayını kazanabilmek için... penisini alnında taşıyan küstah bir sporcu olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | اليس، هل تظنين أن مات يمزح عندما يرتدي سرواله في رأسه فقط ليكسب موافقة أخيه الاجتماعي |
| - Beyni hızlansın diye siz de abisinin ilaçlarını verdiniz ki koyduğumuz tanıyla okul girişlerinde hile yapın? | Open Subtitles | لذلك أخذتم دواء أخيه .. وأعطيتموه . لكي أشخصه بالمرض |
| abisinin büyük ziyareti için alışveriş yapmaya gitti. | Open Subtitles | إنّه يتسوّق بالخارج من أجل زيارة أخيه الكبرى |
| Neyse ki bazı Josonlular evlerini ateşe verdi de annesiyle abisinin ölümü onların üstüne atıldı. | Open Subtitles | بعض من أشخاص جوسون أحرقوا منزله و تم ألقاء اللوم عليهم لقتل أخيه و أمه |
| Fakat biraz abisinin yardımına ihtiyacı olacak. | Open Subtitles | ولكنه سيحتاج إلى قليل من المساعدة من أخيه |
| Demin çocuğa abisinin azılı bir katil olduğunu söyledim. | Open Subtitles | حسنٌ، لقد أخبرت ذلك الفتى لتوي أن أخيه قاتل محترف خطير |
| abisinin gerçek kaderini böyle öğrenmiş. Bu yüzden sana saldırdı. | Open Subtitles | هكذا علمت حقيقة موت أخيها ولهذا السبب هاجمتك |
| O zaman abisinin Londra'yı patlatmak istediğini düşünen polislerle görüşmek istemeyeceğini de anlarsınız. | Open Subtitles | إذن ستقدر أنه لا يرغب بزيارات من رجال شرطة كانوا يظنون ان شقيقه كان يرغب بتفجير لندن |
| Ne kadar süre sonra abisinin havayollarında çalıştığını öğrendin? | Open Subtitles | كم من الوقت بعد ذلك حتى أكتشفت كان لديها شقيق يعمل في شركة ألطيران ؟ |
| Ama abisinin ölümü onu çok sarstı. | Open Subtitles | و لكن موت أخوه أثّر فيه كثيراً |
| Büyümesini izlerken herkes abisinin bir yıldız olacağını düşünüyordu. | Open Subtitles | خلال نشأته ظن الجميع أن أخاه الأكبر سيكون النجم |
| Oh Young hanıma abisinin burada olduğunu söylemiştim, şimdiye kadar çoktan inmiş olmalıydı. | Open Subtitles | ..لقد ذهبت عدة مرات لأخبر الآنسة يونغ أن أخاها قد وصل.. وعليها النزول |
| abisinin aşırı dozdan öldüğünü anlatmıştı. | Open Subtitles | أخبرتني أن شقيقها مات بسبب تعاطي جرعة زائدة |
| Ama olmaz... Aziz Stefan iş başında. Her zaman abisinin pisliklerini temizlemek için orada. | Open Subtitles | القدّيس (ستيفان) يهبّ للنجدة، دومًا تعالج فوضى أخيك الكبير. |
| abisinin evi. Çok şirin. | Open Subtitles | عند اخيها , انه جذاب جداً |
| Gerçi bir kız için abisinin olması çok iyi olurdu. | Open Subtitles | على الرغم انه من الجميل أن يكون للفتاة أخ أكبر |