"acılar içinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • في العذاب
        
    • في ألم
        
    • يتألم بشدة
        
    • متألّم
        
    • بعذاب
        
    Ben de tüm film boyunca Acılar içinde oturdum. Open Subtitles وهكذا جلست هناك، وكنت فقط في العذاب طوال الوقت.
    İsa çarmıha gerildiğinde ve asılı kaldığında Acılar içinde bağırdı: "Tanrım, Tanrım!" Open Subtitles عندما كان المسيح يُثبت على الصليب ويُعلّق هناك في العذاب صرخ قائلاً: "يا إلهي، يا رب"
    Galler Prensesi'yle oturup Acılar içinde film izledim. Open Subtitles جلست في ألم الكلي مشاهدة الفيلم مع أميرة ويلز،
    Korkunç Acılar içinde hastanede geçecek bir yıl değil. Open Subtitles سنة بالمشفى في ألم مبرح ليست كذلك
    Karacaysa yerde Acılar içinde yatıyordu. Open Subtitles وهذا الفرس ممد يتألم بشدة
    -Burada cinsel bir birliktelik yüzünden Acılar içinde kıvrandığın sırada yeni bir birlikteliğin yolunu yapmaya çalışıyorsun. Open Subtitles أنت تجلس متألّم هنا بسبب لقاء جنسي... . والأن تحاول جرف واحده إخرى...
    Onun Acılar içinde ölmesini mi istiyorsunuz? Open Subtitles هل تريدني أن أدعها تموت بعذاب ؟
    Acılar içinde kıvranıyor. Open Subtitles إنها تعاني في العذاب
    Acılar içinde kıvranalım. Open Subtitles لنذهب و لنزحف في العذاب
    Korkunç Acılar içinde hastanede geçecek bir yıl değil. Open Subtitles سنة بالمشفى في ألم مبرح ليست كذلك
    Büyük Acılar içinde. Open Subtitles انها في ألم شديد.
    Karacaysa yerde Acılar içinde yatıyordu. Open Subtitles وهذا الفرس ممد يتألم بشدة
    On yedi saat boyunca, Acılar içinde kıvranarak öldü. Open Subtitles ومات بعذاب شديد ..سبع عشرة ساعة
    Kazığa attı kendisini, Acılar içinde öldü. Open Subtitles لقد طعنت نفسها وماتت بعذاب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more