"acele etmiyor" - Translation from Turkish to Arabic

• يأخذ وقته

And Akbabası hiç acele etmiyor. Sonra da etkili bir giriş yapıyor.
الكوندور يأخذ وقته بتمهل, ثم يقوم بالدخول الكبير.

Bay Pitts acele etmiyor. Bir gün nasıl olsa öğreneceğinin farkında.
السيد (بيتس)، يأخذ وقته عرف أنه سيصل في يوم ما

Chan onu ağına düşürmeye çalışıyor, acele etmiyor.
و (تشان) يحاول الايقاع به بتركه يأخذ وقته

acele etmiyor.
إنّه يأخذ وقته.

Karanlık acele etmiyor.
الظلام يأخذ وقته.

Sofia, Josh acele etmiyor çünkü benimle bayağı ciddi düşünüyor ki bu çok güzel ben de onunla ciddi düşünüyorum.
صوفيا)، (جوش) يأخذ وقته) لأنه حقاً جاد في أمري، وهو أمرٌ عظيم لأنني أنا أيضاً جادة في أمره.

Bryant kesinlikle acele etmiyor.
من الواضح أن (براينت) يأخذ وقته